Bir sürü kural ve girmemizin yasak olduğu odalarla bu evde mahkum gibiyiz. | Open Subtitles | إننا كسجناء في هذا المنزل. كل هذه القوانين، والغرف الغير مسموح لنا بدخولها. |
Tüneller ve etrafta çıplak bir şekilde ve keçi kanına bulanmış olarak kıvranarak sadomazoşist seks partileri ve ayinsel hayvan kurbanları yaptıkları gizli odalarla dolu olduğunu biliyor muydun? | Open Subtitles | اتعرف كل تلك الانفاق والغرف السريه تستخدم اثناء طقوس التضحيات بالحيوانات وامور العربده الجنسيه |
Bu binanın gizli odalarla.. Dolu olduğunu,ve sonradan halisünasyon Görmeye başladığını dile getiriyordu. | Open Subtitles | لقد قالت أنّ المكان كان مليء بالغرف السرية و بدأت تهلوس. |
Acayip bir yer, devasa, koridor ve odalarla dolu ve sayabileceğinizden fazla antreler. | Open Subtitles | مكان عليل ضخم . مليىء بالغرف و الممرات |