Kolay değil ama olacaklar için kendini hazırlamalısın. | Open Subtitles | لن يكون سهلاً، ولكن يجب أن تحضر نفسك لما سيحدث |
Bundan sonra olacaklar için kimi suçlayacağını merak ediyorum. | Open Subtitles | أنا مهتماً لأرى على مَن سوف تلقين اللوم لما سيحدث بعد ذلك. |
Sen onların yanına dön. olacaklar için hazırlanın. | Open Subtitles | عودي إليهم، حضريهم لما سيحدث تالياً |
Sizi borda ettiklerinde olacaklar için endişe ediyor musunuz? | Open Subtitles | هل أنت قلق بشأن ما سيحدث عندما يقوموا بإستقلالكم ؟ |
Bundan sonra olacaklar için beni can kulağıyla dinle. | Open Subtitles | يجب أن تسمعني بحرص بشأن ما سيحدث لاحقا |
Amacı, birazdan olacaklar için gücünü artırmaktı. | Open Subtitles | حسنا، غرضه كان أن يبقيك دون جوع لما سيأتي لاحقا |
Amacı, birazdan olacaklar için gücünü artırmaktı. | Open Subtitles | حسنا، غرضه كان أن يبقيك دون جوع لما سيأتي لاحقا |
Bundan sonra olacaklar için vasıflı değilsin. | Open Subtitles | إنّك لست مؤهل لما سيحدث بعد. |
Hilltop, sonrasında olacaklar için hazır olmalı. | Open Subtitles | على (هيلتوب) الاستعداد لما سيحدث بعدئذٍ. |