"olamadığım için" - Traduction Turc en Arabe

• لأنني لم أكن
• لأنني لست
• أنني لم أستطع
• لعدم وجودي
• لأني لم
• لا يمكنني أن أكون
• أنني لم أكن
• لاني لم اكن
• لعدم تواجدي
• لعدم حضوري
• لعدم وجودى
• لم أستطع أن أكون
• لأنني لم أستطع
• لأنني لم أقدر
• لأنّي لم

Orada sizlerle olamadığım için üzgünüm ama sürüsüyle Hollywood projelerim var ve bu ceketler kendi kendilerine kollarından kesilmiyorlar.
آسف لأنني لم أكن هنا معكم شخصياً، لكنني لديَّ العديد من المشاريع بهوليود وهذا الجواكيت لن تقص الأكمام بنفسها.

Müsait olamadığım için özür dilerim, üç hafta öncesine geçmeye çalışıyordum.
أعتذر لأنني لم أكن متوفراً كنت أحاول العودة لقبل ثلاثة أسابيع

Küçük Bayan Kanser Gene kadar kederli ve asil olamadığım için mi?
لأنني لست حزينة و نبيلة مثل السيدة الصغيرة حاملة جين السرطان ؟

Daha fazla yardımcı olamadığım için üzgünüm ama değil.
, أعتذر أنني لم أستطع المساعدة لكنها ليست ابنته

Kanser testinde yanında olamadığım için özür dilemek istedim.
أريد الاعتذار لعدم وجودي هناك لكل أمور اختبار جين السرطان.

Evet,top toplayıcı kız olamadığım için kendini kötü hissetmiş.
نعم، لقد قال أنه شعر بالسوء لأني لم أتمكن من جامعة الكرات.

Doğum gününde yanında olamadığım için.
لا يمكنني أن أكون معكِ لعيد ميلادك

Her zaman istediği gibi bir evlat olamadığım için gitti sandım.
لطالما ظننت انه بسبب أنني لم أكن الأبن الذي أراده

Bugün burada olamadığım için çok üzgünüm.
اسمع ، أنا آسف لأنني لم أكن هنا عصر هذا اليوم

Yanında pek fazla olamadığım için üzgünüm.
آسفة لأنني لم أكن موجودة كثيراً لا , هذا ليس

Uyandığında yanında olamadığım için kendime nasıl kızıyorum bilemezsin.
لا أستطيع أن أعبر لك عن مدى ندمي لأنني لم أكن هنا عندما أستيقظت

Evet, kusura bakma baba, senin kadar profesyonel bir kaçak olamadığım için.
أجل ، حسناً ، أنا آسف لأنني لم أكن مخادعاً مثلك يا أبي

Senin devamlı olarak istediğin pon pon kızlardan olamadığım için üzgünüm !
آسفة لأنني لست المشجعة ! الجميلة التي أردتها دائماً

Mickey, tüm kuralları çiğneyelim diyecek isyankar biri olamadığım için kusura kalma.
"ميكي", أنا آسف لأنني لست متمردًا وكل ما يهمه هو "كسر جميع القواعد". باستمرار, حسنًا؟

Yeterince açık olamadığım için.
آسف لأنني لست جيداً بمَ يكفي

Yardımcı olamadığım için üzgünüm.
يؤسفني أنني لم أستطع المساعدة. كنتُ لأقدّم المساعدة.

Yanında olamadığım için beni affedebilecek misin?
هلّ بإمكانكِ أن تسامحيني لعدم وجودي معكِ ؟

Olmamı istediğin gibi bir anne olamadığım için üzgünüm.
أسفه لأني لم أكن الأم التي أردتني أن أكونها.

"Merhaba, millet. Orada olamadığım için üzgünüm.
"مرحباً يا رفاق، آسف أنّهُ لا يمكنني أن أكون معكم".

Senin istediğin gibi bir yetişkin olamadığım için üzgünüm.
أعتذر أنني ، أنني لم أكن الشخص البالغالذيأردتنيأنأكونه.

Senden, daha iyi bir baba olamadığım için özür dilemek istiyordum.
اردت اخبارك اني اسف لاني لم اكن اباً جيداً

Biliyorum. Orada olamadığım için üzgünüm.
أعلم ذلك، وأنا آسف لعدم تواجدي

Dün akşamki partide olamadığım için özür diledim.
لعدم حضوري للحفلة ليلة البارحة

Senin yanında olamadığım için gerçekten üzgünüm ama biraz ayrı kalmaya ihtiyacımız olduğunu düşünmüştüm.
أنا آسفة بالفعل لعدم وجودى هنا لأجلك لكني أعتقدت لو أننا حظينا ببعض المساحة

Burada olamadığım için üzgünüm.
أسف لأنني لم أستطع أن أكون هنا

Daha fazla yardımcı olamadığım için özür dilerim.
وآسف لأنني لم أستطع المساعدة أكثر من هذا.

Hepsi de kendime mukayyet olamadığım için.
فقط لأنني لم أقدر على السيطرة على نفسي

Yanınızda olamadığım için asıl ben özür dilerim. Sizi koruyamadığım için asıl ben özür dilerim.
إنّي آسفة لأنّي لم أكُن معكما، إنّي آسفة لعجزي عن حمايتكما.