Elimizde olan tüm kanıtlar, karanlık maddenin orada olduğunu söylüyor ve gökleri dolduran o güzel sarmal galaksilerde olan bir sürü şeyi açıklıyor. | TED | كل الأدلة التي نملكها تثبت أن المادة المظلمة موجودة وذلك يتمثل في كثير من الأشياء في تلك المجرات اللولبية الجميلة التي تملؤ السماء. |
Onu suçlamak için ihtiyacınız olan tüm kanıtlar elinize değil mi? | Open Subtitles | أليس لديك كل الأدلة التي تحتاج إلى إدانتها؟ |
İhtiyacınız olan tüm kanıtlar. | Open Subtitles | كل الأدلة التي تحتاجها |
Gerekli olan tüm kanıtlar, ben daha çocukken bana verilen kalitesiz giysilerdi. | Open Subtitles | كل الدليل الذي أحتاجه هو تلك الحياة المريرة التي قضيتها و أنا طفل |
İhtiyacın olan tüm kanıtlar tam da önünde duruyor. | Open Subtitles | كل الدليل الذي تحتاجه أنه موجود أمامك مباشرةً. |