Jessica, idare heyeti, bugün burada olanlar hakkında tonla soru sorcaklar. | Open Subtitles | حيسيكا ،ـ سيكون للجنة الكثير من الأسئلة عما حدث هنا اليوم |
Spencer, yukarıda yalnız kaldıklarında... olanlar hakkında konuşuyor mu? | Open Subtitles | ألم يقل سبنسر أي شيئ عما حدث ؟ كيف كان الأمر عندما كانا بمفردهما ؟ |
olanlar hakkında kendimi suçlu hissediyorum ama onu terk ettiğime pişman değilim. | Open Subtitles | وأنا أشعر بالذنب بشأن ما حدث لكني لم أندم عن تركي لها |
Bana olanlar hakkında birşey biliyorsan, polise anlat. | Open Subtitles | إذا كنت تعرف شيءا حول ما حدث لي خذه إلى الشرطة |
Çocukluğun yoluna döndün, sen bugün olanlar hakkında doğal bir sonuç buluverdin gene. | Open Subtitles | أرجع الى طفولتك لقد وجدت أستدلالا لما حدث اليوم |
Asanın sahibi olan zavallı kadına olanlar hakkında... | Open Subtitles | ماذا ستخبرينه عمّا حدث لتلك المرأة المسكينة |
Bak, takımda olanlar hakkında konuşmak istiyorum. | Open Subtitles | أنظر , أريد أن أتحدث عن ما حدث مع الفريق |
- Biliyorum. Burada olanlar hakkında bana ne söyleyebilirsin? | Open Subtitles | حسنا , الأن ماذا تستطيعى أخبارى عما حدث هنا؟ |
Fi, henüz geçen gece olanlar hakkında Konuşamadık. | Open Subtitles | في، أعرف بأننا لم نتحدث عما حدث في تلك الليلة |
Onu aldığım gün, buraya dönüyorduk o berber dükkanında olanlar hakkında bir kelime bile etmedi. | Open Subtitles | عندما ذهبت لتوصيله ونحن عائدين لم يقل كلمة واحدة عما حدث في دكان الحلاقة |
Herhangi bir kişiye o gece Quantico'da olanlar hakkında tek kelime bile edersen kalbini söker atarım. | Open Subtitles | لو قلت كلمه لأحد عما حدث تلك الليله في كوانتيكو سأنتزع قلبك |
olanlar hakkında bir fikrim yok gerçekten çok üzgünüm. | Open Subtitles | ليس لدي أي فكرة عما حدث للتو، وأنا آسفه حقا |
Bugün ofisimde olanlar hakkında senin erginliğine güvenebileceğimden eminim. | Open Subtitles | أنا مُتأكد بأني أستطيع الوثوق بتقديرك بشأن ما حدث في مكتبي اليوم |
Onun hakkında değil fakat, ona olanlar hakkında. | Open Subtitles | حسناً،ليس كثيراً جداً بشأنها، ولكن بشأن ما حدث لها. |
Sanırım evde olanlar hakkında konuşmamız gerek. Hayır, gerekmiyor. | Open Subtitles | أعتقد أننا بحاجة للتحدّث حول ما حدث هناك في المنزل |
Kızınızın o gece olanlar hakkında yalan söylediğini belirtiyor. | Open Subtitles | إنّها تقول أنّ ابنتك كذبت حول ما حدث في تلك الليلة. |
Albay Childers'e olanlar hakkında kendimi çok kötü hissediyorum. | Open Subtitles | أشعر بالأسى الشديد لما حدث للكولونيل شيلديرز |
Dün gece geldiğinde Magic Box'da olanlar hakkında konuşmadı. | Open Subtitles | إنا لا تريد التحدث عمّا حدث في متجر السحر عندما عادت إلي البيت الليلة الماضية |
Pekâlâ, biraz önce olanlar hakkında asla konuşmama hususunda anlaşalım. | Open Subtitles | حسناً .. دعنا نتفق على ألا نتكلم عن ما حدث للتو |
olanlar hakkında seninle konuşmam gerek. | Open Subtitles | يجب علي ان اتحدث معك بخصوص ما حدث في وقت سابق |
Sarhoş olmadan önce bugün olanlar hakkında konuşmak ister misin? | Open Subtitles | إذاً كم علي أن أشربك قبل أن أجعلك تتحدث عما حصل اليوم؟ |
Gazeteler burada olanlar hakkında... neden hiçbir şey yazmıyor, söyler misiniz? | Open Subtitles | ايمكنك ان تقول لي لماذا لا يوجد شئ في هذه الصحف عما يحدث هنا ؟ |
Bana olanlar hakkında daha çok şey öğrenene kadar olmaz. Onu korkutmak istemiyorum. | Open Subtitles | ليس قبلما أعلم المزيد عمّا جرى لي، فلا أريد أن أخيفها. |
Eğer biri konuşurusa, olanlar hakkında ağzından bir şeyler kaçırırsa nerede olmak istersiniz? | Open Subtitles | حين يتكلّم أحد ويقول أموراً خاطئة بشأن ما حصل هنا الليلة فأين تريد أن تكون؟ |
Ona olanlar hakkında daha iyi hissetmiyorum. | Open Subtitles | لا أشعر بتحسن حيال ما حدث له أوليس هذا أمراً مثيراً ؟ |
Onun benim için endişelendiğini ve... ..olanlar hakkında konuşmak istediğini biliyordum. | Open Subtitles | كنت اعرف أنه كان قلق علي اعلم أنه أراد التحدث عما جرى |
Aslında ben sadece boğazda olanlar hakkında konuşmuyordum. | Open Subtitles | أتعلمين لم أكن أتحدث عن الذي حدث في الجورج فقط |
Ayrıca olanlar hakkında düşüncelerim var. | Open Subtitles | بالإضافة إلى أن لدي نظرياتي الخاصة عما يجري. |