Sadece söylemek istediğim her şeyden önce, sana yalan söylemek zorunda olduğum için çok üzgünüm. | Open Subtitles | أريد فقط أن أقول أكثر من أي شيء إنني متأسفٌ جداً لأنني كذبت عليك |
Oğluyla birlikte olduğum için çok mutluydu. | Open Subtitles | لقد كان بشكل واضح مبتهجاً جداً لأنني أواعد ابنه |
Şu anda hayatta olduğum için çok memnunum. | Open Subtitles | أنا سعيدة جداً لأنني على قيد الحياة الآن |
Evde olduğum için çok mutluyum anne, seninle olduğum için. | Open Subtitles | أنا سعيد للغاية لكوني بالمنزل أمّاه حقّا لأن أكون معك |
Hayatta olduğum için çok mutluyum, sizler ve ben-- | Open Subtitles | أنا سعيد للغاية لكوني حياً ...أنتم يا رفاق فقط |
"Zayıf biri olduğum için çok özür dilerim." | Open Subtitles | أنا آسف جداً لأنّي كنت ضعيفاً، |
(alkışlar) Teşekkürler. Burada olduğum için çok mutluyum. | TED | (تصفيق) شكراً لكم. أنا سعيدة جداً لوجودي هنا. |
Ve programınızda olduğum için çok mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيدة جداً لأنني ببرنامجكِ. |
Burada olduğum için çok mutluyum. | TED | وأنا سعيدة جداً لأنني هنا. |
Seninle burada olduğum için çok mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيدة جداً لأنني هنا معك. |
Burada olduğum için çok mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيدةٌ جداً لأنني هنا |
Burada olduğum için çok üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسفة جداً لأنني هنا |
Varis olduğum için çok özür dilerim. | Open Subtitles | آسفة للغاية لكوني الوريثة |
"Zayıf biri olduğum için çok özür dilerim." | Open Subtitles | "أنا آسف جداً لأنّي كنت ضعيفاً، |
Teşekkür ederim, Andy. Ben de burada olduğum için çok mutluyum. | Open Subtitles | شكراً لك (آندي) أنا مسرورة جداً لوجودي هنا, سرور غامر بالنسبة الي |
Teşekkür ederim, Andy. Ben de burada olduğum için çok mutluyum. | Open Subtitles | شكراً لك (آندي) أنا مسرورة جداً لوجودي هنا, سرور غامر بالنسبة الي |