"olduğuna karar verdiler" - Traduction Turc en Arabe

    • قرروا أن
        
    • وقرروا أن
        
    Albümü yayınlamayacaklar, çünkü kapağın sexist olduğuna karar verdiler. Open Subtitles لن يصدروا الألبوم, لأنهم قرروا أن الغلاف عنصري.
    Ben Vietnam'a döneceğimi sanıyordum ama onlar benim için komünistlerle savaşmanın en iyi yolunun, pin pon oynamak olduğuna karar verdiler, ben de Özel Hizmetlerle ülkenin dört bir yanını gezdim, yaralı gazileri neşelendirdim ve onlara pin pon oynamayı gösterdim. Open Subtitles فكرت فى العودة إلى فيتنام لكنهم قرروا أن أفضل طريقة لمحابة الشيوعيين
    Ben Vietnam'a döneceğimi sanıyordum ama onlar benim için komünistlerle savaşmanın en iyi yolunun, pin pon oynamak olduğuna karar verdiler, ben de Özel Hizmetlerle ülkenin dört bir yanını gezdim, yaralı gazileri neşelendirdim ve onlara pin pon oynamayı gösterdim. Open Subtitles (فكرت في العودة إلى (فيتنام لكنهم قرروا أن أفضل طريقة لمحابة الشيوعيين
    Hesap yaptılar ve bu operasyona devam etmenin riskli olduğuna karar verdiler. Open Subtitles لقد أجروا حساباتهم وقرروا أن الإستمرار في هذه العمليه خطير للغاية.
    Oyun alanını dengelediler ve önemli olanın anatominin farklılıkları yerine benzerlikleri olduğuna karar verdiler. Ve bu çok radikalce bir hareketti. TED جعلوا مجال اللعب ذلك مستوى وقرروا أن التشريح الذى يهم كان قاسماً مشتركاً وموحداً لعلم التشريح , ليس الفرق في علم التشريح . وذلك كان شيئا جذرياً بالحق .
    Patlamanın kaza olduğuna karar verdiler. Open Subtitles قرروا أن الإنفجار حادث.
    Bu yüzden, Phil'le Lem de et kütlesinin egzersize ihtiyacı olduğuna karar verdiler. Open Subtitles لذلك (فيل( و(ليم) قرروا أن قطرة اللحم بحاجة لتمرين أيضاً
    Büyük olasılıkla çocukları Suu'dan koparmanın onun ruhunu incitmenin, en etkili yolu olduğuna karar verdiler. Open Subtitles من الواضح أنهم قرروا أن إبعاد الأطفال من (سو)، هي أكثر الطرق تأثيراً لكسر عزيمتها.
    Jirga'da erkekler bir araya geldi, borcun ödenmesinin en iyi yolunun Naghma'nın, komşusunun 21 yaşındaki oğluyla evlenmesi olduğuna karar verdiler. TED و في الجيرغا، جلس الرجال معاً و قرروا أن أفضل طريقة لإيفاء الدين ستكون بزواج (نغمة) من ابن الجار و الذي يبلغ من العمر 21 عاما.
    Sonuç olarak, bir sabah hükümet uyanıp da yapılması gereken şeyin bu olduğuna karar verdiler diye, şirketler yeraltı sularını kirletmeye ya da 10 yaşında çocukları çalıştırmaya son vermediler. TED فبعد كل شيء، الشركات لم تتوقف عن تلويث المياه الجوفية لأن ضميرها استفاق، أو عن توظيف أطفال في عمر العشر سنوات، فقط لأن رؤساءها استيقظوا يوماً وقرروا أن إيقاف عمالة الأطفال هو الأمر الصحيح الذي يجب فعله.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus