"olduğunu bilmediğimi" - Traduction Turc en Arabe

    • لا أعرف أن
        
    • أنني لا أعرف
        
    • لم أعلم أنّ
        
    • أني جاهلة
        
    • أني لا أعلم
        
    • أنني لا أعلم
        
    • أنّي لا أعرف
        
    • بأني لا أعرف
        
    • بأنني لا أعرف
        
    Bunun, peşini bırakmam için koruyucunun fikri olduğunu bilmediğimi mi sanıyorsun? Open Subtitles أتظن أنني لا أعرف أن هذه هي فكرة من يحميك؟ لتزيحني عن ظهرك؟
    Bunun senin için nasıl bir şey olduğunu bilmediğimi mi sanıyorsun? Open Subtitles أتظن أنني لا أعرف كيفية الحال بالنسبة لك؟
    Başkanın aynı doktorla devam edeceğini söylemek için aradığında kafana silah dayalı olduğunu bilmediğimi mi sanıyorsun? Open Subtitles أتظنّ أنّني لم أعلم أنّ هُنالك سلاحٌ مصوّبٌ إلى رأسك، عندما هاتفتني بشأن قرار الرئيس بإبقائه طبيبته ؟
    Neler olduğunu bilmediğimi mi zannediyorsun? Open Subtitles أتحسب أني جاهلة بما يجري؟
    Gerçekten neler olduğunu bilmediğimi mi sanıyorsun? Open Subtitles هل تعتقيدين أني لا أعلم حقـا مـا الذي يحدث هنـا؟
    Niçin burada olduğunu bilmediğimi zannetme Cadi Forbes. Open Subtitles لا تظني أنني لا أعلم لم أنت هنا كادي فوربز
    Genç bayan, inatçı ve bencil bir erkekle yaşamanın nasıl olduğunu bilmediğimi sanıyorsan yanılıyorsun. Open Subtitles أيتها الآنسة، إذا كنتِ تعتقدين أنّي لا أعرف كيف هو العيش مع شخص عنيد وأناني فأنتِ مخطئة
    Ailemin gerçekte kim olduğunu bilmediğimi düşünmeye başladım. Open Subtitles لقد بدأت أظن بأني لا أعرف من يكون والداي فعلا
    Babamın kim olduğunu bilmediğimi öğrendim. Ve bilmek istediğime emin değilim. Open Subtitles لقد اكتشفت بأنني لا أعرف والدي ولست متأكدا أنني أريد أن أعرف
    Saçma olduğunu bilmediğimi mi sanıyorsun? Open Subtitles هل تعتقد أنني لا أعرف أن الكثير من ذلك هو هراء ؟
    O pulların değerli olduğunu bilmediğimi mi sanıyorsun? Open Subtitles أتظن بأني لا أعرف أن هذه الطوابع ثمينة؟
    Bakın, size onun nerede olduğunu bilmediğimi söylemişyim. Open Subtitles اسمع. أخبرتك أنني لا أعرف أين هو. حسنًا؟
    Mesela, yedi kere yedinin kaç olduğunu bilmediğimi biliyordu. Open Subtitles لأنه يعلم أنني لا أعرف سبع مرات سبع يساوي كيف.
    Bakın, size onun nerede olduğunu bilmediğimi söylemişyim. Open Subtitles .اسمع. أخبرتك أنني لا أعرف أين هو حسنًا؟
    Size Marly'nin hamile olduğunu bilmediğimi söyledim. Open Subtitles أخبرتك أنـّي لم أعلم أنّ (مارلي) كانت حبلى.
    Neler olduğunu bilmediğimi mi zannediyorsun? Open Subtitles أتحسب أني جاهلة بما يجري؟
    Nerede olduğunu bilmediğimi söyledim ama bana inanmadı. Open Subtitles أخبرتها أني لا أعلم مكانه لكنها لم تصدقني
    Bana zenci bir kadın olmanın nasıl olduğunu bilmediğimi söyledi. Open Subtitles هي أخبرتني .. أنني لا أعلم ماهو الشعور أن أكون امرأة سوداء
    Siz erkekler ne olduğunu bilmediğimi sanıyorsunuz fakat biliyorum. Open Subtitles إنّكما تعتقدان أنّي لا أعرف مايجري، لكنّي أعرف.
    Bunun, peşini bırakmam için uğraşan koruyucunun fikri olduğunu bilmediğimi mi sanıyorsun? Open Subtitles أتعتقدُ بأنني لا أعرف بأن هذهِ فكرة حاميك لكي تبعدني عنك؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus