| Onlara, kürklerini Montreal üzerinden taşımanın güvenli olduğunu söyleyin. | Open Subtitles | أخبرهم أن الأمر أكثر منطقية لهم بالتجارة عبر مونتريال |
| Her şeyin yolunda olduğunu söyleyin! | Open Subtitles | أخبريني أنّ الأمور على ما يرام! |
| Bana onun... Onun bir göktaşı olduğunu söyleyin! | Open Subtitles | أخبرني أنه نيزك أو ظل على القمر |
| Sookie Stackhouse'un Güneş Kardeşliği Kilisesi'nin bodrumunda olduğunu söyleyin. | Open Subtitles | سأكون سعيدة لتمرير الرسالة أخبريه أن سوكي ستاكهاوس في قبو |
| Onlara silahlı olduğunu söyleyin. Bay Pernell ile temasa geç. | Open Subtitles | أخبريهم بأنها مسلحة (اتصلي بالسيد (بارنال |
| Bana bunun zeki bir Spencer planı olduğunu söyleyin. | Open Subtitles | من فضلك أخبريني أنها واحدة من خططك العبقرية |
| Ona önemli olduğunu söyleyin. | Open Subtitles | حسنا ، أخبريه أنه شيء مهم |
| Gerçekte neler olduğunu söyleyin. | Open Subtitles | إذاً أخبرني ما الذي يحدث هنا حقاً ؟ |
| Ona eyalet savcılığıyla ilgili görüşmem hakkında olduğunu söyleyin. | Open Subtitles | أخبره أن الأمر يخص لقائي مع النائب العام |
| Bir programınız olduğunu söyleyin, arkadaşlarla buluşacağınızı, bir konferansınız olduğunu, ne olduğu fark etmez, sizi tanımıyorlar. | TED | أخبرهم أن لديك وقت محدد... موعد شرب مع الصديقات، أو محادثة متعددة الأطراف مع الصين... لا يهم، إنهم لا يعرفونك. |
| Onlara adamın tehlikeli olduğunu söyleyin. | Open Subtitles | أخبرهم أن هذا الفتى خطير |
| Onlara bir dosttan olduğunu söyleyin. | Open Subtitles | أخبرهم أن هذا من صديق |
| Efendim, bir planınız olduğunu söyleyin. | Open Subtitles | -سيّدي، أخبريني أنّ هناك خطة . |
| Oliver'ın iyi olduğunu söyleyin! | Open Subtitles | أخبريني أنّ (أوليفر) بخير! |
| Ya da aydaki bir gölge. Bir kere olsun kolay olduğunu söyleyin. | Open Subtitles | لمرة واحدة فحسب ، أخبرني أنه أمر سهل |
| Bana önemsiz olduğunu söyleyin. | Open Subtitles | أخبرني أنه أمر بسيط فحسب |
| Ağır bir previa vakası olduğunu söyleyin. | Open Subtitles | أخبريه أن لدينا حالة "خطيرة "لانزياح المشيمة |
| O'na Tsui Hark'ın en beğendiğim yönetmenlerden olduğunu söyleyin. | Open Subtitles | أجل، أخبريه أن (تشو هارك) أحد الممثلين المفضلين لديّ |
| Onlara silahlı olduğunu söyleyin. Bay Pernell ile temasa geç. | Open Subtitles | أخبريهم بأنها مسلحة (اتصلي بالسيد (بارنال |
| İyi olduğunu söyleyin lütfen. | Open Subtitles | أخبريني أنها بخير |
| Hayır, hayır, ona acil olduğunu söyleyin. | Open Subtitles | لا، لا. أخبريه أنه الأمر مهم |
| Neler olduğunu söyleyin hemen! | Open Subtitles | أنت أخبرني ما الذي يحدث الآن |
| Bunun acil bir mesele olduğunu söyleyin. | Open Subtitles | أرجوك أخبره أن الأمر عاجل |