O zaman sanırım ben de normal olmadığım için mutluyum. | Open Subtitles | . حسناً , اعتقد بأنني سعيدة لأنني لست طبيعية ايضاً |
Zengin olmadığım için hep üzüntü duydum. | Open Subtitles | انصت لي أيها الوغد العجوز لطالما كنت آسفًا لأنني لست ثريًّا. |
Alışık olduğunuz iki yüzlü şirket politikacılarından olmadığım için üzgünüm ama bu yüzden son iki saattir ter döküyorum. | Open Subtitles | أنا آسف لأني لست بارعا في خطاب الشركات المزدوج كما كنت تريد لكنِّي كنت أعمل جاهدا على هذا لساعتين |
Olmamı istediğin anne... olmadığım için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسفة لأنني لم أكن الأم إن كنت تريد لي أن أكون. |
Madonna'nın dünyadaki en büyük hayranı olmadığım için özür dilerim. | Open Subtitles | اعذرني لعدم كوني من معجبين مادونا الشهيرة |
Galiba, parasal açıdan rahat olmadığım için... mekan konusunda fazla titiz davranıyordum. | Open Subtitles | أظن أني كنت متعنتة بشأن الموقع لأني لم أكن مرتاحة لأمر التمويل |
Ama ayrıca düşündüğün gibi biri olmadığım için de çok üzgünüm. | Open Subtitles | لكنني آسف جدا لأنني لست الشخص الذي كنت تظنينه لكنني آسف جدا لأنني لست الشخص الذي كنت تظنينه |
Orta yaşlı siyahî bir kadın olmadığım için üzgünüm. | Open Subtitles | آسف لأنني لست امرأة سوداء في منتصف العمر |
Ama büyük, teatral bir konuşma yapabilecek havamda olmadığım için, sadece şunu söyleyeceğim: | Open Subtitles | لكن نظرا لأنني لست في مزاج للإدلاء ببعض البيانات الكبيرة، الدراماتية، الشاملة سوف أقول لك هذا فقط: |
Yanında olmadığım için çok şanslısın, yılancık. | Open Subtitles | أنت محظوظٌ لأنني لست معك، أيّها الثعبان، |
Ve gerçekten buna da hazır olmadığım için kendime de ihanet etmiş olurum. | Open Subtitles | و لأنني لست جاهزة لفعل ذلك سأكون قد خنت نفسي |
Belki de ilk defa pişiren tarafta olmadığım için öyle geliyordur. | Open Subtitles | ربما أن سعيدة وحسب لأني لست مضطرة للطبخ جميعنا مللنا منها |
Ben 16 yaşında olmadığım için biyolojik şart gereği seni anlayamıyorum herhalde. | Open Subtitles | .. أعتقد أنه هناك تغير بيولوجي لا أفهمه ، لأني لست في السادسة عشر |
Yani, insan olmadığım için mi ateş ettin? | Open Subtitles | إذاً , أنت أطلقتي علي النار لأني لست بانسان ؟ |
Geldiğinde burada olmadığım için üzgünüm. | Open Subtitles | . أعتذر للغاية لأنني لم أكن هنا عندما أتيت |
Size karşı dürüst olmadığım için üzgünüm, ancak hayatımda çok karanlık bir dönemdi. | Open Subtitles | أنا آسفة جداً لأنني لم أكن صادقة معكم ولكنها كانت فترة مظلمة جداً في حياتى |
Madonna'nın dünyadaki en büyük hayranı olmadığım için özür dilerim. | Open Subtitles | اعذرني لعدم كوني من معجبين مادونا الشهيرة |
Size karşı tamamen dürüst olmadığım için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا اعتذر لأني لم أكن امينا معك بصورة كاملة |
Hâlâ, hastanede, yanında olmadığım için bana kızgınsın, değil mi? | Open Subtitles | أنت لا زلت ناقما لعدم وجودي في المستشفى معك، أليس كذلك؟ |
Kız olmadığım için ne kadar mutlu olduğumu farkettim. | Open Subtitles | أنا فقط أدركتُ مدى سعادتي لكوني لست فتاة. |
Hayır, son birkaç yıldır müzede olmadığım için özür dilerim. | Open Subtitles | لا, أعني أنّني آسف لعدم تواجدي بالجوار خلال العامين المنصرمين. |
Keşke ikimiz de olmasaydık ama işin doğrusu, tek ben olmadığım için memnunum. | Open Subtitles | أتمنى أنه لم يكن أحدنا ولكن الحقيقة أنني سعيد بأنني لست وحدي |
Adamım. Şu an onunla aşağıda olmadığım için çok mutluyum. | Open Subtitles | ياشباب,أنا سعيد جداَ أنى لست معه بالأسفل هناك الآن. |
Ben de değişimi seven biri olmadığım için bu kasaba tam bana göre. | Open Subtitles | و بما أني لست من الرجال المبذرين هذه المدينة تلائمني مثل القفاز |
Hayır, arkadaşım, yerinde olsaydım, ki olmadığım için memnunum, | Open Subtitles | كلا يا صديقي لو كُنتُ مكانَك، و أنا سعيد أني لستُ كذلك |
Özür dilerim. Yanında olmadığım için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسفة انا في غاية الاسف أني لم اكن متواجدة |
Evet, yaptım çünkü en son görüştüğümüzde senin yanında olmadığım için kızgındın. | Open Subtitles | أجل فعلت ذلك ،لانه بأخر مرة قابلتك كنت غاضبة لانني لم اكافح لأجلك |
Neden, lanet olası bir neşe kaynağı olmadığım için mi? | Open Subtitles | لماذا لاني ليس مثل المعتاد شعاع شمس ملعون |