Yazın birkaç ay boyunca hiçbir şey olmuyormuş gibi sanki. | Open Subtitles | فيما عدا الصيف حيث لا يحدث أي شيء لشهور كاملة. |
Yaşamak için tek yapman gereken, kafanı indirip, hiçbir şey olmuyormuş gibi davranmak. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة للنّجاة هي أن تمشي مُطأطئ الرأس، وتتظاهر بأنّ ذلك لا يحدث. |
Demek ilk görüşte aşk sadece filmlerde olmuyormuş. | Open Subtitles | الحب من أول نظرة، لا يحدث فقط في الأفلام |
Bir kadının o görevi üstlenmesi doğru olmuyormuş. | Open Subtitles | واضح أنه لا يصح أن تتقلّد إمرأة هذا المنصب |
Galiba "Bu kötü bir fikir ve imkansız" diye düşünüp olmuyormuş gibi davrandım. | Open Subtitles | كنت أرى أنَّها فكرة سيئة و مستحيلة، و بالتالي تظاهرت بأنَّ ذلك لم يكن يحدث |
Senin için kafanı kuma sokup gözlerinin önünde... olan şey aslında olmuyormuş gibi yapmak kolay. | Open Subtitles | من الأسهل عليكِ دفن رأسك في الرمال، وتتظاهرين بأن ما يجري أمام عينيكِ لا يحدث بالفعل. |
Bu olmuyormuş gibi davranmayı kes. | Open Subtitles | توقَف عن التصرف وكأن ذلك لا يحدث |
Sanki bu her huzurevinde zaten böyle olmuyormuş gibi. | Open Subtitles | وكأنه لا يحدث في كل دار للعجزة مسبقاً. |
Bu olmuyormuş gibi davranıyorlar. | Open Subtitles | الجميع يتظاهر وحسب أن ذلك لا يحدث |
Neredeyse hiç olmuyormuş. | TED | أساسا لا يحدث أبدا. |
Hiçbir şey olmuyormuş gibi davranan insanlar tarafından yaratıldı ve bütün problemlere bunlar yol açıyor. | Open Subtitles | خلقها الناس الذي يتظاهرون بأنه لا يحدث شيء... - و هذا سبب كل المشاكل - لا، لا يا (تومي) |
Bir kadının o görevi üstlenmesi doğru olmuyormuş. | Open Subtitles | واضح أنه لا يصح أن تتقلّد إمرأة هذا المنصب |
Sanki olmuyormuş gibi! | Open Subtitles | تتظاهرين بأنـّه لم يكن يحدث |