ondan hoşlanıyorum ama bağlamaya hazır değilim. | Open Subtitles | أقصد , أنا معجب بها لكنى غير مستعد للإلتزام |
Tamam mı? ondan hoşlanıyorum. Elimde değil. | Open Subtitles | انا معجب بها, لا يمكنني السيطرة عليه. |
ondan hoşlanıyorum, ama bir bağ kuramadık. | Open Subtitles | أنا أحبها .. لكن نحن لسنا مترابطين حقاً |
Biliyorsun ondan hoşlanıyorum. | Open Subtitles | لا أعرف. أعني، كما تعلمون، أنا أحبه. |
O kadar kolay değil. Onu çok çekici buluyorum. ondan hoşlanıyorum. | Open Subtitles | الأمر ليس بتلك السهولة أجده جذاباً جداً وأنا معجبة به كثيراً |
Sakinleş, ondan hoşlanıyorum dedim, bu konuda bir şey yapacağım demedim. | Open Subtitles | اسمعي, اهدأي أنا قلت أنني مُعجب بها لم أقل بأني سأفعل شيئا ً حيال اعجابي بها |
Hey ahbap, bırak da onunla ben dans edeyim. ondan hoşlanıyorum ve sanırım bir şansım var. | Open Subtitles | لا, لا, يا صاح, دعني أرقص مع هذه الفتاة إنها تروقني و أظن أن لدي فرصة |
ondan hoşlanıyorum. | Open Subtitles | أين هي ؟ إنها تعجبني |
ondan hoşlanıyorum ve arkadaşım olmasını seviyorum. | Open Subtitles | إننى معجب بها .. إننا أصدقاء .. ماذا ؟ |
ondan hoşlanıyorum.Ona şiir bile yazdım. | Open Subtitles | انني معجب بها. لقد كتبت قصيدة عنها |
ondan hoşlanıyorum. Her zaman ondan hoşlandım. | Open Subtitles | أنا فعلاً مُعجب بها لطالما كنت معجب بها |
ondan hoşlanıyorum. | Open Subtitles | أنا أحبها للغاية. |
İyi bir kız. ondan hoşlanıyorum. | Open Subtitles | إنها فتاة رائعة، أنا أحبها |
Aslında ondan hoşlanıyorum da. | Open Subtitles | و في الحقيقة أنا أحبها |
Belki de düşünüyordur. ondan hoşlanıyorum. | Open Subtitles | حسناً، ربما هو يعني ، أنا أحبه فحسب |
ondan hoşlanıyorum ya bu yeter. Bütün bunlar ne fark eder? | Open Subtitles | أنا أحبه وهذا يكفي لمَ كل هذا ؟ |
ondan hoşlanıyorum... Muhtemelen daha aramaz çünkü daha dün gece kahve içtik. | Open Subtitles | أنا معجبة به ولا أعتقد إنه سيحادثنى بعد محادثة القهوة بالامس |
Bekleme odasında mı uyudun? - Bak, ondan hoşlanıyorum. | Open Subtitles | أنظري، أنا معجبة به أنا معجبة به حقاً |
Onu partiye davet ettim. ondan hoşlanıyorum. | Open Subtitles | لقد دعوتها للحفل, أنني مُعجب بها. |
ondan hoşlanıyorum. | Open Subtitles | جيّد. إنها تروقني. |
ondan hoşlanıyorum, o benim masörüm. | Open Subtitles | إنها تعجبني ، إنها مدلكتي |
Ama ben ondan hoşlanıyorum ve ne yapabileceğimi de bilmiyorum. | Open Subtitles | لكن إنها تروق لي حقــا ولا أعرف ما الذي أفعــله. |
ondan hoşlanıyorum. | Open Subtitles | إنّها تعجبني |
Bak, ondan hoşlanıyorum ve ona akşam yemeği hazırlamak istiyorum. | Open Subtitles | انظر ، انها فتاة أنا معجبٌ بها وأريد أن أطبخ العشاء لها |
- ondan hoşlanıyorum. | Open Subtitles | أنا أستلطفها |