"onları durdurmak için" - Traduction Turc en Arabe

    • لإيقافهم
        
    • لنوقفهم
        
    • لردعهم
        
    • على إيقافهم
        
    • و لن يوقفني
        
    • لايقافهم
        
    • لمنعهم
        
    Onları durdurmak için bundan çok daha fazlası gerekecek ve bunu biliyorsun. Open Subtitles إنهم يحتاجون أن نعمل أكثر من ذالك لإيقافهم ، وأنتِ تعرفين ذالك
    Asanın son parçasını almadan evvel Onları durdurmak için yardımın lazım. Open Subtitles أحتاج لمساعدتك لإيقافهم قبل أن يحصلوا على القطعة الأخيرة من عصاك.
    Onları durdurmak için elimizden geleni yapacağız. Open Subtitles وسوف نفعل كل ما بوسعنا لنوقفهم
    Her birimiz 100 yabani öldürsek bile Onları durdurmak için yapabilecek hiçbir şeyimiz olmayacak. Open Subtitles حتى لو تمكن كل فرد منا بقتل 100 منهم، مازال لا يوجد شيء نستطيع فعله لردعهم.
    O zaman , İblis Büyülüler olurlar, ve Onları durdurmak için çok geç kalmış oluruz. Open Subtitles حينها، سيصبحون، الأشرار المسحورين ويفوت الأوان على إيقافهم
    Bu karşı konulmaz, tuhaf kokunun kaynağını bulmak için böceğin üstüne başına tırmanıyorlar böcek Onları durdurmak için kılını bile kıpırdatmıyor. Open Subtitles يتسلقون جميع نواحي البقة، محاولين العثور على مصدر هذه الرّائحة الهاجسة الغريبة، ولا تفعل البقّة شيئاً لايقافهم.
    Ve hop, skip bul ve Onları durdurmak için bir atlama. Open Subtitles البحث عن ذلك وأنت هوب، القفز والوثب لمنعهم.
    Asanın son parçasını almadan evvel Onları durdurmak için yardımın lazım. Open Subtitles أحتاج لمساعدتك لإيقافهم قبل أن يحصلوا على القطعة الأخيرة من عصاك.
    Ben de sonunda bir karara vardım ve Onları durdurmak için aynı sesleri işitmelerini sağlayacaktım. Open Subtitles أخيراً قررت أن الطريقة الوحيدة لإيقافهم هو جعلهم يسمعون ما كنت أسمعه
    Bu Onları durdurmak için tek yol olduğunu çünkü mezarlara gömülmüştür Antik tanrılar. Open Subtitles الآلهة القديمة الذين كانوا مدفونين لأنها كانت الطريقة الوحيدة لإيقافهم
    Biliyorum. Ve gözden ırak kalmaya çalışıyorum ama Onları durdurmak için sadece birkaç günüm kaldı. Open Subtitles أنا أعرف و قد كنت أحاول أن أبقى بعيداً عن الأنظار و لكن لم يتبقى لي إلا بضعة أيام لإيقافهم
    Nehir derinleşti. Kötü olanların Onları durdurmak için son denemesiydi bu. Open Subtitles أصبح النهر عميقاً والمياه هائجة وكانت هذه آخر محاولة من الشرير لإيقافهم
    Onları durdurmak için kendi öldürmekle tehdit etti ve sonra onu görmezden geldiler. Open Subtitles وهدد بقتل نفسه لإيقافهم ولكنهم لم يعيروه أي انتباه
    Ne büyük bir utanç, sanırım Onları durdurmak için çok geç geldik... Open Subtitles .... ياله من عار وصلنا متأخرين لنوقفهم
    Birbirimize yardım etmeliyiz. Onları durdurmak için. Open Subtitles ونحتاج لمساعدة بعضنا لنوقفهم
    Burada mesele hayatta kalmak. Maskeli adamlar şehrimizi paramparça ediyor. Ve Onları durdurmak için maskeli bir adama ihtiyacımız var. Open Subtitles لدينا مقنعون يمزّقون مدينتنا إربًا، لذا سنحتاج مقنعًا لردعهم.
    Ama başka bir şey oldu çünkü Onları durdurmak için hiçbir şey yapmadık. Open Subtitles لكن حدث شيء آخر لكوننا لم نحرّك ساكنًا لردعهم.
    May ve ben Onları durdurmak için Hunter ve Morse'a yardım etmeliyiz. Open Subtitles (ماي) وأنا سنساعد (هانتر) و (مورس) على إيقافهم.
    İnsanlar Onları durdurmak için bir şeyler yapmamızı talep ediyorlar. Open Subtitles والشعب يطلب ان نفعل شئ لايقافهم
    Onları durdurmak için altı saatimiz var. Open Subtitles لدينا ست ساعات لمنعهم.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus