Suikasta uğrayacağı zaman, bunu gerçekleştirecekler onu öldürmenin neredeyse imkansız olduğunu gördüler. | Open Subtitles | وعندما همّ المتآمرين لقتله أكتشفوا أنه من المستحيل أن يفعلو ذلك |
Çünkü onu öldürmenin sadece bir yolu vardı ve beni kurtarmak için onu mahvettin. | Open Subtitles | لأنّكَ أفسدت السبيل الوحيد لقتله من أجل إنقاذي |
Evet, sinsi olan onu öldürmenin bir yolunu bulması gerektiğini biliyormuş. | Open Subtitles | أجل، هذا الأخير كان عليه أن يجد طريقة لقتله |
Evet, sinsi olan onu öldürmenin bir yolunu bulması gerektiğini biliyormuş. | Open Subtitles | أجل، هذا الأخير كان عليه أن يجد طريقة لقتله |
Biri durumunu öğrenip, onu öldürmenin en iyi yolunun bu olduğunu düşünmüş olabilir. | Open Subtitles | ربّما قد علم أحدهم بمرضه وفكّر بأنّها الطريقة المثالية لقتله. |
Arkadaşını öldürmeden onu öldürmenin bir yolu yok. | Open Subtitles | ليس هنالك طريقة لقتله من دون قتل صديقتك، أيضاً |
- onu öldürmenin daha kolay yolları olmalı. | Open Subtitles | حتى تحدث له تلك التشنجات القاتلة هناك طرق أسهل لقتله |
onu öldürmenin tek yolu da savunmasını delmek. | Open Subtitles | إنه شرير ومتهور، والطريقة الوحيدة لقتله هي باختراق دفاعاته |
Asıl problem onu öldürmenin bir yolunu bulsak bile... yarı bilinçli bir yaratığı öylece yokedemeyiz. | Open Subtitles | المشكلة الأن حتى لو كان لدينا طريقة لقتله لا يمكننا ببساطة القضاء على كائن نصف واعي |
Kitabı aç. onu öldürmenin tek yolu bu. | Open Subtitles | إفتح الكتاب, إنها الطريقه الوحيده لقتله |
Tüm hayatımı onu öldürmenin yolunu aramakla geçirdim. | Open Subtitles | أمضيت عمرى كله بحثاً عن سبيل لقتله |
- O bizi öldürmeden biz onu öldürmenin bir yolunu bulacağız. | Open Subtitles | علينا إيجاد طريقة لقتله قبل أن يقتلنا. |
Şekil değiştirebiliyor. Dorian 5'i yok etmek onu öldürmenin tek yoluydu. | Open Subtitles | فتدمير "دوريان5" كان الطريقة .الوحيدة لقتله |
- Evet, ama onu öldürmenin tek yolu bu. | Open Subtitles | - نعم، لكن هذا الطريق الوحيد لقتله. |
Bu onu öldürmenin tek yolu. | Open Subtitles | انه الطريق الوحيد لقتله. |
onu öldürmenin tek yolu var. | Open Subtitles | هناك طريقة واحدة أكيدة لقتله |
onu öldürmenin bir yolu olmalı. | Open Subtitles | لا بد من وجود طريقة لقتله |
onu öldürmenin bir yolunu bulmalısın. | Open Subtitles | يجب أن تجد وسيلة لقتله. |
onu öldürmenin şimdi bir yararı yok. | Open Subtitles | أنها تخدم أي غرض لقتله الآن |
onu öldürmenin bir yolunu bulursan öldür. | Open Subtitles | اذا وجدت طريقة لقتله ... فأفعل ذلك |