onu bu öğleden sonra buldum. Ya intihar, ya da biri... | Open Subtitles | لقد عثرت عليه هذه الظهيرة إما انه انتحر, او شخص ما |
onu bu kez bitir. Asıl olay için güce ihtiyacın olacak. | Open Subtitles | إقض عليه هذه المرة.إنك ستحتاج لقوتك للمباراة الرئيسية |
- Alejandro, onu bu hâle getirenleri bulmasını sağlayan herkese çalışır. | Open Subtitles | "أليخاندرو" يعمل لحساب أي أحد الذين دفعوا به هم الناس الذين ورطوه. |
- Alejandro, onu bu hâle getirenleri bulmasını sağlayan herkese çalışır. | Open Subtitles | "أليخاندرو" يعمل لحساب أي أحد الذين دفعوا به هم الناس الذين ورطوه. |
Ona danışmadan hareket edemem ki. onu bu yüzden tuttum. | Open Subtitles | لا أستطيع التعهد بأي شيء بدون أستشارتها أولاً، لهذا السبب |
Bu onun sevgi senin soğuk reddi oldu onu bu pervasız umutsuzluğa sürdü. | Open Subtitles | لقد كانت ردة فعل عن رفضك لحبه هي التي قادته إلى هذا التصرف المتهور |
Bağlantıyı kesene kadar onu bu şekilde tutmalıyız. | Open Subtitles | سنضطر لتسكين آلامها حتى يتسنى لنا قتل الرابط |
Bu yüzden kimse onu, bu hatasından dolayı suçlayamaz. | Open Subtitles | و لا يمكن للمرء أن يلومه لأجل عجز أو مرض قد جلبته عليه هذه الفترة. |
Ve onu bu seferki gibi hiç etkilememişlerdi. | Open Subtitles | نعم، ولكنهم لا يؤثرون عليه ليس بالطريقة التى تؤثر عليه هذه |
Neden onu bu sefer kontrol edebileceğinizi düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | لمَ تعتقدين أنّ بمقدوركِ السيطرةَ عليه هذه المرّة؟ |
Ancak bu odadaki biri onu bu zevkten mahrum etti. | Open Subtitles | ...ورغم ذلك وهناك شخص فى هذه الحجرة , ...ينكر عليه هذه المتعة ,.. |
Bennie, onu bu sefer yakalayacağız. | Open Subtitles | (بيني)، سنقبض عليه هذه المرة. |
Bu yararsız olur. Bu anlamsız bir etkinliktir, ki onu bu kadar önemli yapan şey de budur. | TED | فهو أمر لا معنى له ونشاط عبثي وهو أمر هام للغاية لهذا السبب تحديدًا |
onu bu yüzden seviyorum. Ben de onu seviyorum ama hala inatçı, yaşlı bir keçi. | Open Subtitles | لهذا انا معجب به انا معجب به ايضا، لكنه يظل كبشا عنيدا |
Bizim aşkımız onu bu hale getirdi. | Open Subtitles | لقد كان حبا لبعضنا التي قادته إلى هذه الحالة المروعة |
Tamam, onu bu noktaya getiren şey hakkında ne düşünüyorsun? | Open Subtitles | حسنآ ماذا تعتقد؟ قادته إلى الحافة |
Bağlantıyı kesene kadar onu bu şekilde tutmalıyız. | Open Subtitles | سنضطر لتسكين آلامها حتى يتسنى لنا قتل الرابط |