Yalan makinemizin analizleri onu bulmamıza yardım edebilecek bir şeyler sakladığını söylüyor. | Open Subtitles | وتحليل كشف الكذب يؤكد أنك تخفي شيئاً ربما يساعدنا في العثور عليه |
Dediğim gibi, dağda kayıp bir arkadaşımız var. onu bulmamıza yardım edeceksin. | Open Subtitles | كما قلت لك لدينا صديق في الجبل و ستساعدنا في العثور عليه |
Yalan makinemizin analizleri onu bulmamıza yardım edebilecek bir şeyler sakladığını söylüyor. | Open Subtitles | وتحليل الكذب يؤكد أنك تعرف شيئاً ربما يساعدنا في العثور عليه |
Hayır, ama bunun onu bulmamıza yardım edeceğini söylemişti. | Open Subtitles | لا,و لكنها قالت ان هذا سيساعدنا في العثور عليها |
onu bulmamıza yardım edecek herhangi birşey söyledi mi? | Open Subtitles | هل أخبرتك بشيءٍ لربما يساعدنا في إيجاده ؟ |
Belki bu hayırsever kişiler onu bulmamıza... yardım edebilecek birkaç bilgiye sahiptir. | Open Subtitles | ربما كانت تلك الأرواح الرحيمة تملك... بعض المعلومات التي قد تساعدنا بالعثور عليها. |
Yada ölmezsin, eğer bizim onu bulmamıza yardım edersen. | Open Subtitles | أو ربما لا , اذا ساعدتنا في العثور عليه. |
onu bulmamıza yardım edecek kişiyi tanıyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف رجل بإستطاعته مساعدتنا في العثور عليه |
O zaman onu bulmamıza yardım et. | Open Subtitles | إذن أقترح عليكِ مساعدتنا في العثور عليه. |
Ve bu sana bir şey ifade ediyorsa sana yalvarıyorum, onu bulmamıza yardım et. | Open Subtitles | و إنْ كان ذلكَ يعني شيئاً لكِ فأنا أتوسل إليكِ, أرجوكِ ساعدينا في العثور عليه |
onu bulmamıza yardım et, Chloe, Tanrı aşkına. | Open Subtitles | ساعدينا في العثور عليه (كلو)، من أجل الرب |
onu bulmamıza yardım edeceksin. | Open Subtitles | سَتُساعدينا في العثور عليه. |
Audrey, onu bulmamıza yarayacak herhangi bir şey biliyorsa... bize bir an önce anlatmalı. | Open Subtitles | لو أن (أودري) تعرف أي شيء قد يساعدنا في العثور عليه فلابد أن تخبرنا بهذا الان |
Bunun onu bulmamıza faydası olmaz. | Open Subtitles | لن يُساعدنا في العثور عليه. |
onu bulmamıza yardım et. | Open Subtitles | ساعدنا في العثور عليه |
onu bulmamıza yardım et ! | Open Subtitles | ساعدْنا على العثور عليه! |
Hayır, ama bunun onu bulmamıza yardım edeceğini söylemişti. | Open Subtitles | لا,و لكنها قالت ان هذا سيساعدنا في العثور عليها |
Ve bu küçük kamera onu bulmamıza yardımcı olacak. | Open Subtitles | وهذه الكاميرا الصغيرة ستساعدنا في العثور عليها |
Şimdi onu bulmamıza yardım edeceksin. | Open Subtitles | الآن ستعمل على مساعدتنا في العثور عليها. |
Gerçeği söylüyor. onu bulmamıza yardım etmelisin. | Open Subtitles | إنها تقول الحقيقة، عليكِ مساعدتنا في إيجاده |
"Lütfen onu bulmamıza yardım et" | Open Subtitles | من فضلكم ساعدونا بالعثور عليها الآن |
Eğer onu bulmamıza yardım ederse Bay Denning, yasal harcamalar için ona yardım teklif edecek. | Open Subtitles | السيد " دينينج " مُستعد لتقديم مُساعدات بشأن نفقاتها القانونية إذا كانت مُستعدة لمُساعدتنا على إيجاده |