Babam için, sevdiği kadının sakladığı sırlar onu mahvetmeye yetecek kadar güçlüydü. | Open Subtitles | بالنسبة إلى أبي فإنالأسرارالتيأخفتهاعنهحبيبته تبيّن أنها قوية بما يكفي لتدميره |
onu mahvetmeye gerek yok. Onun şirketinide mahvetmeye gerek yok. | Open Subtitles | نحنُ لسنا بحاجة لتدميره, نحنُ لسنا بحاجة لتدميرِ شركته, |
İyi bir şey olduğunda sanki onu mahvetmeye mecbur hissediyorum kendimi. | Open Subtitles | ولو كان لدي شيء جيد أجدني مضطرة لتدميره |
Bıraktı ama sanırım onu mahvetmeye yetecek kadar almış. | Open Subtitles | أدمنته،وتعاطتما يكفي... ولقد أعطبها تعاطيه |
Bıraktı ama sanırım onu mahvetmeye yetecek kadar almış. | Open Subtitles | أدمنته، وتعاطت ما يكفي... ولقد أعطبها تعاطيه. |
Daha şimdi onu mahvetmeye çalışarak iki saat geçirdiniz. | Open Subtitles | أمضيتم ساعتين في محاولة لتدميره |