"onu vurdum" - Traduction Turc en Arabe

    • أطلقت النار عليه
        
    • لقد قتلته
        
    • لقد أصبته
        
    • ضَربتُه
        
    • أطلقت النار عليها
        
    • نلت منه
        
    • وأطلقت عليه
        
    • فأرديته
        
    • فأطلقت
        
    • أطلقت عليه
        
    • أطلقت عليها
        
    • أطلقتُ النار عليه
        
    Bu doğruysa bile Stephen, ben Onu vurdum. Open Subtitles حتى لو كان ذلك صحيحًا، ستيفن. أنا قد أطلقت النار عليه
    Silahı aldım ve bana doğru gelince Onu vurdum. Open Subtitles وعندما أتي ناحيتي أطلقت النار عليه
    Bilmiyorum. Onu vurdum. Hep bir yerde kan kaybından öldüğünü düşündüm. Open Subtitles لا أدري لقد قتلته وتوقعت دائماَ أنه زحف حتى مات
    - Kafasını gördüm. - Aslında kalbine nişan alıyordum ama evet, Onu vurdum. Open Subtitles لقد رأيت رأسه - كنت أستهدف قلبه ، لكن نعم ، لقد أصبته
    Silahı aldım ve Onu vurdum. Open Subtitles إلتقطتُ البندقيةَ... وأنا ضَربتُه.
    - Onu vurdum. Arabayla kaza yaptım. - Ölemez! Open Subtitles لقد أطلقت النار عليها وحطمت السيارة.
    - Sanırım Onu vurdum. - Güzel atış. Open Subtitles أعتقد أنني نلت منه رمية موفقة
    Onu vurdum. Bir polis vurdum. Open Subtitles أنا أطلقت النار عليه ، أنا قتلت ضابطاً
    - Ama Onu vurdum. Open Subtitles لكني أطلقت النار عليه - هل أطلقت النار عليه؟
    Bir keresinde herifin biri, 16 yaşındayken kızları nasıl da yatağa attığı konusunda övünmek için gecenin yarısında kapımı çaldı, ben de Onu vurdum. Open Subtitles لِموازنة الكفة؟ نعم، ذات مرة قَرع هذا الفتى جرس منزلي في منتصف الليل ليتباهى بشأن مضاجعته عندما كان بالـ16، لِذا أطلقت النار عليه.
    Onu vurdum, bıçakladım, yaktım. Open Subtitles أطلقت النار عليه طعنته، وأحرقته
    # Onu vurdum, saat 1'e çeyrek vardı. Kimse olmadığından kaçmama gerek kalmadı. Open Subtitles لقد قتلته, كانت الساعة الواحدة إلا ربع لم يتواجد أحد, لذا لم أهرب...
    Onu vurdum. Open Subtitles لم أعرف ماذا أفعل لقد قتلته
    # Onu vurdum, saat 1'e çeyrek vardı. Open Subtitles "لقد قتلته, كان هذا في الواحدة إلا ربع"
    Onu vurdum, Beyazsu. Kocan öldü. Open Subtitles لقد أصبته أيتها المياه البيضاء إنه ميت
    Onu vurdum ! Onu vurduğumdan eminim ! Open Subtitles لقد أصبته ، أنا أعرف ، لقد أصبته
    Ben Onu vurdum fakat cesedini hiç bulamadım. Open Subtitles لقد أصبته لكنني لم أعثر على جثته أبداً
    Onu vurdum! Open Subtitles ضَربتُه
    Öncelikle ben Onu vurdum düşündüm. Open Subtitles في البداية ظننت أنني أطلقت النار عليها
    Sanırım Onu vurdum. Open Subtitles أظن أنني نلت منه.
    Bu üçüncü ihlalim olacak ve müebbet hapis alacağım. Panikledim. Koltuğun altına uzandım, silahı kavradım ve Onu vurdum. Open Subtitles وضعت يدي تحت المقعد أمسكت بالمسدس، وأطلقت عليه أكمل
    Silahını çekti, ben de Onu vurdum. Daha bilmeniz gereken ne var? Open Subtitles سحب مسدسه فأرديته ماذا تحتاج أن تعرف أكثر؟
    On dakika bekledim, tekrar hareket etti ve Onu vurdum. Open Subtitles إنتظرت عشرة دقائق تحرّك مرة أخرى فأطلقت النار
    Önce Onu vurdum ama tekrar ayağa kalktı. Open Subtitles أولًا أطلقت عليه النار لكنّه عاود النهوض
    Birden olanlar oldu. Bilemiyorum. Onu vurdum! Open Subtitles ومن ثمّ حدث الأمر وحسب أطلقت عليها النار
    Onu vurdum. Open Subtitles أطلقتُ النار عليه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus