"onun için değil" - Traduction Turc en Arabe

    • ليس بالنسبة له
        
    • ليس من أجله
        
    • ليس لأجله
        
    • ليس له
        
    • ليس لها
        
    • ليس بالنسبة لها
        
    • ليس بشأن ذلك
        
    • ليس بشأنها
        
    • ليس لأجلها
        
    Onun için değil, hayır. Open Subtitles ليس كثيراً ، ليس بالنسبة له
    Onun için değil. Open Subtitles ليس بالنسبة له.
    Onun için değil. Kendim için affettim. Open Subtitles هذا ليس من أجله هو لقد غفرت له من أجلي أنا.
    - Onun için değil. - Peki sana neden ödeme yapıyor? Open Subtitles ليس لأجله - إذن لماذا يدفع لك مقابل ذلك -
    Yalnızlık hissi başlamıştır. Senin için diyorum, Onun için değil. Open Subtitles إنهُ لشعورٌ بالوحده لكِ، ليس له
    Orası çıkış yolu, ama Onun için değil. Çabuk söyleyin. Open Subtitles إنه طريق الخروج ولكن ليس لها هي أخبريها بسرعة
    Onun için değil. Ben ne yapsam yeterli... olmuyor ve hepte böyle olacak. Open Subtitles ليس بالنسبة لها لا شىء أفعله جيد بما يكفى...
    Hayır, Onun için değil. Zaten onun işe yarabileceğini düşünmemiştim. Open Subtitles لا ، ليس بشأن ذلك لم اكن حتى اعتمد عليك في الحقيقة
    Yani Onun için değil. Open Subtitles أعني ليس بالنسبة له
    Hayır, Onun için değil. Open Subtitles لا , ليس بالنسبة له
    Fakat Onun için değil. Open Subtitles لكن ليس بالنسبة له
    Evet. Tamam. Şimdi, bilim risk almakla ilgili değil mi? Bu da büyük bir risk değil mi? (Gülüşmeler) Benim için risk, Onun için değil. Çünkü bunu şu ana kadar sadece 1 kez yaptık. (Gülüşmeler) Teknolojiyi seviyorsun değil mi? TED نعم نعم. حسنا. الآن، العلم مرتبط بالمخاطرة، وبالتالي فهذه مخاطرة لا تصدق، صحيح؟ (ضحك) بالنسبة لي، ليس بالنسبة له. أليس كذلك؟ لأننا لقد فعلنا هذا مرة واحدة فقط من قبل. (ضحك) وأنت تحب التكنولوجيا، صحيح؟
    Onun için değil. Open Subtitles ليس بالنسبة له
    Bunu senin için yapıyorum, Onun için değil. Open Subtitles إني أقوم بذلك من أجلك, و ليس من أجله
    Ben bilmeyecek. Ve bu iş sadece Onun için değil. Open Subtitles بين لن يعرف وهذا ليس من أجله فقط
    Sadece Onun için değil ama herkes için böyle. Open Subtitles ليس من أجله وحسب,ولكن لجميع من حوله
    Senin için ama, Onun için değil. Open Subtitles حسنا لأجلك, ليس لأجله
    Onunla çalışıyorum, Onun için değil. Open Subtitles حسنا , أنا أعمل معه , ليس لأجله .
    Yok yok bu Onun için değil, benim için. Open Subtitles لا, هذه ليس له هذه لي
    Bu Onun için değil, senin için. Open Subtitles هذا ليس له. هذا لك
    Ama bu sefer değil, ...ve Onun için değil. Şimdi bana bant bulun ki posteri yerine yapıştırayım. Open Subtitles حسناً، ليس هذه المرّة و ليس لها
    Benim ve senin için belki Onun için değil. Open Subtitles بالنسبة لك ولى ربما ليس بالنسبة لها
    - Hayır, Onun için değil... Open Subtitles ..لا، ليس بشأن ذلك
    Ama evet, haklısın. Sadece Onun için değil. Open Subtitles لكن أجل، إنّك محقّ، الأمر ليس بشأنها فقط.
    Celp Onun için değil, senin için. Senin içini görebiliyorum. Open Subtitles هذا ليس لأجلها بل لأجلك وفي الحقيقة انا ارى ما بداخلك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus