Bu onun kardeşi Earl, V.A. Hastanesi'nden. Onunla birlikte kalması lazım. | Open Subtitles | هذا شقيقها (إيرل) من المَشفى ، من المفترض أن يقيم معها |
Svalbard Elmas Mağazası'nın müdürü onun kardeşi. | Open Subtitles | مدير بورصة سفالبارد للألماس شقيقها |
Belki de onun kardeşi olduğu için yetenekli bir katil olduğuna inanmak istemedim. | Open Subtitles | ربما أنا فقط لا أريد أن أصدق أن أخوها كان قادراً على القتل |
- onun kardeşi sayılırım. - Bizim arkadaşlığımız daha eski. | Open Subtitles | أنا تقريباً أخوه - أنا صديقه منذ فترة أطول - |
Ağlaması, babamın, onun kardeşi hakkında yalan söylediğini haykırması. | Open Subtitles | وهي تبكي وتصرخ بأنّ والدي كذب بشأن أخيها |
onun kardeşi mi? | Open Subtitles | مهلا,هذا اخوه ؟ |
Hayır, bu onun kardeşi değildi ancak yeterince ilgili ve heyecanlı da değildi. | Open Subtitles | لا, هذا لم يكن اخيه لكن لم يبدو مهتماً كفاية او متحمس |
onun kardeşi kim, biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | إنّك تعرف مَن هو شقيقها الصغير، صحيح؟ |
onun kardeşi olmak harika bir şey olmalı. | Open Subtitles | لابد الأمر رائع أن تكون شقيقها |
O, onun kardeşi... hiç değilse bir dinle yoksa onu kaybedeceksin. | Open Subtitles | وهو شقيقها... وإذا كنت لا ما لا يقل عن أسمعها من، هل خطر فقدان لها. |
Eğer onun akrabasıysanız, onun kardeşi olabilirsiniz. | Open Subtitles | ولها قريب أو شقيقها الاكبر |
- Ben onun kardeşi David'im. - Merhaba. | Open Subtitles | أنا شقيقها , ْ(ديفيد)ْ - مرحبا أنا ْ(إيثين)ْ - |
Evet, onun kardeşi aptal ve bir işi var. | Open Subtitles | أجل .. أخوها غبي ومع ذلك حصل على عمل |
Kesmekten nefret ediyorum ama... hala "benim onun kardeşi" olduğu kısmını anlamaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أكره أن أقاطعكما لكنني مازلت أحاول استيعاب أمر "أنني أخوها" |
- Adam onun kardeşi. | Open Subtitles | لقد كذبت علينا - إنه أخوها - |
Benim kardeşim de araba yarışçısı, ve onun kardeşi Quizno da, yengen tostu bulan adamdı. | Open Subtitles | أخي داريل كان سائق سباقات أيضاً و أخوه كوينزو إخترع السندويش المحمص |
onun kardeşi de vazifesini yerine getirecektir hakkıyla. Merak etme. | Open Subtitles | سينوب أخوه عنه و سيكون أحسن خلفٍ له |
Bu bana annemle, Clagolaky'ye onun kardeşi Carkin'i görmeye gitmemizi anımsattı. | Open Subtitles | هذا يذكرني عندما زارت أمي (أخيها (كاركن "في مدينة صغيرة تابعه لـ "غلاكولاكي |
onun kardeşi değilim. | Open Subtitles | أنا لستُ أخيها. |
Hayır, o onun kardeşi değil! O, Brad bile değil! | Open Subtitles | كلا , انه ليس اخوه , انهحتىليسبراد! |
- Eğer Alexandro bu adamı tanıyorsa onun kardeşi olduğunu onaylarsa... | Open Subtitles | -اسمعوا. إذا كان اليكساندرو يعرف هذا الرجل, إذ اقر ان هذا هو اخيه |