Randevumuz için özür dilemek istiyorum. Orada küçük bir belaya karıştım. | Open Subtitles | أود الإعتذار عن موعدنا الغرامي، لقد وقعت في ورطة صغيرة هناك |
Orada küçük bir kız var. | Open Subtitles | يوجد فتاة صغيرة هناك |
Bak, Orada küçük bir kulübe var. Durup yolumuzu sorabiliriz. | Open Subtitles | أنظر يوجد كوخ صغير هناك يمكننا التوقف هناك والسؤال عن الطريق |
Karısının Orada küçük bir kuaför dükkanı var. | Open Subtitles | حصلت زوجته على عمل في صالون تزيين شعر صغير هناك |
Söylentiye göre, Nicola'nın Orada küçük bir ordusu varmış. | Open Subtitles | تقول الشائعات أن لديه جيش صغير هناك. |
Orada küçük bir barakası var. | Open Subtitles | لديه مكان صغير هناك. |