"oranında" - Traduction Turc en Arabe

    • بنسبة
        
    • بمعدل
        
    • نسبة
        
    • النسبة
        
    • بالمئة
        
    • في المائة
        
    • المعدل
        
    Biliyorum ulaşılamaz bir hedef gibi gözüküyor ve çok da iddialı. Ancak günümüzün iş modeli 1'e 10 oranında çalışıyor. TED أنا أعلم أن الأمر يبدو وكأنه هدف نبيل، وهو طموح للغاية، لكن نموذج التشغيل الحالي لدينا يعمل بنسبة عشرة إلى واحد.
    İlk seçimlerde, son 52 yılda ilk defa kadınlar, Ulusal Meclis'in yüzde 17.5'i oranında oy aldılar. TED فاز النساء بنسبة 17.5 بالمئة من المؤتمر الوطني في اول انتخابات علي الاطلاق خلال 52 عاما.
    Şimdi ise 880. Sayıları her yıl yüzde üç oranında artıyor. TED اليوم يبلغ عددها 880.لقد تضاعف عددها بنسبة 3 بالمائة.
    Ve bu yüksek olan mutasyon oranında işe başladım, hatta tüm dünyada memnuniyetle kullanılan bir program olsaydın , eğer kaybedersen hemen ölmek için mutasyona uğramış olursun. TED وأبدأ هذا بمعدل تحول عالي جداً بحيث انك اذا اسقطت برنامج تكراري سوف ينمو بسعادة ليملأ كل العالم لو اسقطته , سوف يصير التحول الى الموت مباشرة
    Acil serviste yapılan kontrollere göre, kanında yüzde 10 oranında alkol bulunmuş. Open Subtitles حسب تقرير المعمل في الطوارئ فقد كانت نسبة الكحول في دمه 0.10
    Hâlihazırda yüz binlerce çiftçiye ulaşılmış durumda ve işletmemizde şu anda yüzde 60 oranında daha iyi pamuk var. TED إنهم يحبون ذلك. إلى حد الآن مئات الآلاف من المزارعين تم الوصول إليهم، والآن لدينا قطن أفضل بنسبة 60٪ في شركتنا.
    Gelecek 30 yıl içinde dünyadaki kasıtlı ölümleri %50 oranında azaltabiliriz. TED نستطيع أن نخفض عدد قتلى العنف حول العالم بنسبة خمسون بالمائة في الثلاتين سنة القادمة.
    Yapmamız gereken tek şey, ölümlerin her yıl %2,3 oranında düşmesini sağlamak. O zaman hedefi yakalarız. TED كل ما علينا فعله هو تخفيض نسبة القتل بنسبة 2.3 بالمائة سنويًا، هكذا يمكننا تحقيق هذا الهدف.
    değiliz ama yakınız. Testlerde 1/4 oranında insanlar, bilgisayar tarafından oluşturulan yazıları seçiyor. TED في الإختبارات البشر يفضلون الشرح الذي أنتجه الكمبيوتر بنسبة واحد لأربعة
    Böylece, son 10 yılda orman tahribatı Brezilya’da %75 oranında azaldı. TED في العشر سنوات الاخيرة, تراجعت اعمال ازالة الغابات في البرازيل بنسبة 75 بالمئة.
    Üçte iki oranında daha az harcamayla, daha iyi ve daha uzun yaşayıp, istediklerini daha fazla yapabildiler. TED لقد حصلوا على أكثر من ما أرادوا بناءً على قيمهم، وعاشوا بطريقة أفضل ويعيشون لفترة أطول، بأقل بنسبة الثلثين من المال.
    Çok geçmeden genlerin uzun ömürlülükte yalnızca %25 oranında etkili olduğunu keşfettim. TED واكتشفت بسرعة أن الجينات مسئولة بنسبة 25 % فقط عن عامل التعمير.
    Fakat, bilirsiniz, biz düşündük ve o en azından yüzde 95 hatta yüzde 99 oranında doğruydu. TED لكن، كما تعلمون، حسنأً، إنه على الأقل صحيح بنسبة 95 بالمئة أو 99 بالمئة.
    Ergenlikte intihar oranı geçen birkaç senede, %70 oranında yükseldi. TED نسب انتحار المراهقين في السنوات الماضية الأخيرة ازدادت بنسبة 70 بالمئة.
    Birkaç gece önce, iklim değişikliği hakkındaki bir masa sohbetinde biri 7'de 5 oranında iyimser olduklarını söyledi: Haftanın 5 günü iyimserler ve bu diğer iki günde konuşulacak bir konu. TED ففي الجلسات الحوارية التي انعقدت قبل يومين حول التغير المناخي قال أحدهم بأنه متفائل بنسبة 5 من 7؛ أي أنه كان متفائلًا لخمسة أيام في الأسبوع، أما اليومين المتبقيين فهذا شأنهما.
    Hindistan yüzde üç,3.5 civarinda büyürken ve nufusu yüzde iki oranında büyürken, kişi başına düşen geliri, her 45 yılda iki katına çıkıyordu. TED عندما كانت الهند تنمو نحو 3.5 في المئة وكان عدد السكان ينمو بمعدل 2 في المئة كان نصيب الفرد من الدخل يتضاعف كل 45 سنة
    Ve para 2 ye 1 oranında değişiyordu. Almanya 1:0 kazandı! Open Subtitles وتم تبادل العملات بمعدل 2 إلى 1 ربحت ألمانيا واحدا
    Ve para 2 ye 1 oranında değişiyordu. Almanya 1:0 kazandı! Open Subtitles وتم تبادل العملات بمعدل 2 إلى 1 ربحت ألمانيا واحدا
    Küresel ekonomi korku ve belirsizliğe tutulunca Amerika'da yüzde 30 oranında işsizlik olduğunu hayal edin. TED تخيلوا نسبة 30 في المئة من البطالة في أمريكا والإقتصاد العالمي تحت سيطرة الخوف والشكوك.
    Ülke genelinde %29 oranında, Georgia'da ise ondan bile fazla. Open Subtitles ..أو للتمليك في الإطارات تسعة وعشرين بالمئة على الصعيد الوطني وأكثر من هذه النسبة في ولاية جورجيا
    Antarktik ozon deliğinden önce bilim insanları bir asırlık bir sürede ozonda belki %5 veya 10 oranında azalma bekliyorlardı. TED قبل ثقب الأوزون فوق القطب الجنوبي توقع العلماء ربما خمسةً أو عشرةً بالمئة نقصٍ في طبقة الأوزون على مدى قرن.
    Viski %40 oranında alkol içerir ve alkol çok ilginç bazı özelliklere sahiptir. TED الآن، الويسكي يحتوي على 40 في المائة كحول، وقد حصلت الكحول على بعض الخصائص مثيرة جداً للاهتمام.
    İşçi masraflarını %15 oranında azaltacak ve müşterilerin bekleme süresini 1 dakika 30 saniyeye çekecek. Open Subtitles الذي سَيُوفّرُ على الجهدِ كلف ب15 بالمائة ونقصان أوقات إنتظارِ زبونِ مِن قِبل a دقيقة و30 ثواني في المعدل.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus