"oranlar" - Traduction Turc en Arabe

    • إحتمالات
        
    • النسب
        
    • معدلات
        
    Bu oranlar gayet iyi, oran hoşuna gitti, değil mi? Open Subtitles هذه إحتمالات جيده، أنت تحب هذه الإحتمالات أليس كذلك؟
    Bu oranlar oldukça iyi. Open Subtitles جيّدة إحتمالات هذه
    Bu oranlar Alicia'nınkinden daha iyi değil mi! Open Subtitles هذه إحتمالات أفضل مما حصلت عليها (اليشيا)
    Büyük sayıları küçük sayılara bölmeye devam ederseniz, bu oranlar 1.618'e daha da yakınlaşır, yüzyıllardır matematikçilerin, bilim insanlarının ve sanatçıların büyülendiği çoğu kişinin Altın Oran olarak bildiği o sayıya. TED ولو قسمت أكبر رقم بأصغرهم، ستتقارب تلك النسب أكثر فأكثر لحوالي 1.618، والتي معروفة لدى العديد بالنسبة الذهبية، الرقم الذي سلب لب الرياضيون، والعلماء والفنانون ولعقود.
    Bu zor bir soru. oranlar, Yüzdeler. Open Subtitles انه حساب صعب لحساب النسب المئوية
    Fed, ne kadar paranın dolaşımda olması gerektiğini, çok miktarda ekonomik veri kullanarak belirlemiştir. Daha önceki enflasyon oranları, uluslararası trendler ve işsizlik oranlar göz önüne alınmıştır. TED يستخدم نظام الاحتياطي الفيدرالي المستقل كمية كبيرة من البيانات الاقتصادية ليحدد كم ينبغي أن تكون العملة في التداول، متضمنة معدلات التضخم السابقة، الاتجاهات الدولية، ومعدل البطالة.
    1930'lardan bu yana en yüksek oranlar. Open Subtitles أعلى معدلات نصب منذ الثلاثينات
    oranlar size karşı döndü. Open Subtitles هنالك إحتمالات حاسمة ضدك
    Sıkıcı. oranlar yüksek. Bosworth? Open Subtitles إحتمالات جيدة يا (بوسورث)
    Bu zor bir hesaplama. oranlar, yüzdeler. Open Subtitles انه حساب صعب لحساب النسب المئوية
    Ya da üç katı hızda veya dört katı -- (Notalar) Yani müzikal armoninin sırrı aslında basit oranlar: Oran ne kadar basitse notalar da o kadar keyif verici ya da uyumlu duyulacaktır. TED أو حتى بسرعة مضاعفة 3 مرات، أو 4 مرات .. (نغمات موسيقية) وهكذا فإن سر الانسجام الموسيقي يكمن في النسب البسيطة: فكلما كانت النسبة بين النغمات أبسط، كلما انسجمت النغمات معًا بشكلٍ مريح أكثر.
    Kullandığım oranlar bellidir. Open Subtitles حسنا ، النسب حساسة جدا ومميزة
    Ama şunu hatırlamalıyız ki, süregelen ve benzeşmeyen oranlar ve tıbbi şartların oluşum süreci ve getirdikleri-- kalp krizi, kanser, diyabet, HIV-- yavaşça ve sessizce ölüme sebebiyet veren hastalıklar, en çok siyahi insanları erken hayattan koparıyor. TED ولكن علينا أن نتذكر أن النسب الدائمة والمتفاوتة ونتائج الظروف الطبية المشتركة-- مرض القلب والسرطان ومرض السكري والإيدز-- هي أمراض يمكن أن تُؤدي إلى الموت ببطء وفي هدوء تام وقد تأخذ الكثير من أرواح ذوي البشرة السوداء قبل الأوان.
    Daha eşit ülkelerde, bu oranlar daha düşük ve belki de işin en ilginç yanı: Open Subtitles - معدلات حمل المراهقات: تقل في البلاد الأكثر مساواة.
    1930'lardan bu yana en yüksek oranlar. Open Subtitles إلى أعلى معدلات الأحتيال منذ عام 1930.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus