Çıkan ilk sorunda pılımızı pırtımızı toplayıp kaçamayız. | Open Subtitles | لا يمكننا جمع أغراضنا والهرب مع أول إشارة لوجود مشكلة. |
Tek yapmamız gereken kazmak, sonra pılımızı pırtımızı toplayıp, gidiyoruz. | Open Subtitles | كل ما علينا فعله هو نبش الحفرة وأخذ أغراضنا والخروج من هنا |
Ne yani, Merkez pılımızı pırtımızı toplayıp eve dönmemizi mi istiyor? | Open Subtitles | إذاً, المركز يريدنا أن نجمع أغراضنا ونعود إلى منازلنا؟ |
Ve bizler de pılımızı pırtımızı toplayıp Normandiya'ya geri dönmek zorunda kalırız. | Open Subtitles | فبدون الخاتم لا وجود لإنجلترا، وسنحزم أمتعتنا ونعود إلى النورماندي |
pılımızı pırtımızı toplayıp, hemen şehri terk etmeliyiz. | Open Subtitles | علينا أن نحزمَ أمتعتنا ونغادرَ البلدةَ الآن. |
pılımızı pırtımızı toplayıp gideceğiz. | Open Subtitles | -سنجمع أغراضنا. سنرحل. -عظيم. |
Eve gidelim, pılımızı pırtımızı toplayalım ve havaalanına yol alalım. | Open Subtitles | لنذهب فقط للمنزل ونحضر أمتعتنا |