"Dünyanın En Güçlü Kahramanları." pamuk şeker gibi ayırdı bizi. | Open Subtitles | بطل العالم الأقوياء ديها الألياف التي مزقتها مثل حلوى القطن. |
- Tek bildiğim o hayvanat bahçesine gidip pamuk şeker yiyen, gülünç ve mutlu olan o kişileri özledim. | Open Subtitles | الجميع يفتقدون اولئك الشخصين اللذان ذهبا الى حديقة الحيوانات واكلوا حلوى القطن وكانوافي الحزن والفرح معاً |
pamuk şeker yiyip, sevgilini çalmaya geldim. | Open Subtitles | أنا هنا لتناول حلوى القطن ، و لأستراق فتاتكَ. |
Sen her sabah saçını pamuk şeker makinesinde yapıyorsun. | Open Subtitles | بوضع رأسك في ماكينة غزل البنات ماذا تفعلون؟ |
"pamuk şeker bulutları düşünerek uykuya dalıyorum... | Open Subtitles | أنا تقع نائما يحلم مع الغيوم الحلوى القطنية. |
Ayrıca domuzlar uçar kıçım pamuk şeker üretir ve Gizli Tehlike de zamansız bir klasik olurdu. | Open Subtitles | أيضاً , لطارت الخنازير مؤخرتي ستنتج حلوى قطن وحلقة "الخطر الشبحي" من حرب النجوم ستكون حلقة دائمة كلاسيكية |
Adil dediğin şey pamuk şeker alınan alınan yer, dönme dolaba bindiğin yerin adı adil. | Open Subtitles | المعرض حيث تذهبين لتناول حلوى القطن حيث تذهبين للملاهي |
pamuk şeker yapan şeylerden birine benziyor. | Open Subtitles | تبدو مثل واحدة من تلك الأشياء التي تصنع حلوى القطن |
Sonra panayıra gittik. 2:00'ye kadar pamuk şeker tezgâhındaydım. | Open Subtitles | ثم ذهبنا إلى المعرض وكنت في موقف حلوى القطن حتى 2: 00 |
Ben yerimizi tutarım, sen gidip pamuk şeker al. | Open Subtitles | سأحجز المقاعد و أنتِ أحضري حلوى القطن |
Çarpışan arabalara binip, pamuk şeker yeriz. | Open Subtitles | ،ركوب بعض الألعاب أكل حلوى القطن |
pamuk şeker, ay trambolini, örümcek ağları ve bir de eşek gezintisi. | Open Subtitles | حلوى القطن سباق القفز الخيوط الملونة |
Özür dilerim, mideni kaldırdığını biliyorum; ama pamuk şeker gibi taze ekmek gibi ve seksin ta kendisi gibi kokuyordu. | Open Subtitles | انا آسفه، اعلم بأن هذا يقزّزك لكن رائحته مثل حلوى القطن والخبز الطازج ...والجنس |
Sonrasında akşam yemeği niyetine pamuk şeker yemiştik, sen de benim için su tabancası yarışında pelüş domuz kazanmıştın? | Open Subtitles | وأكلنا "حلوى القطن" في بالعشاء ثمّ فزت بخنزير القطن في لعبة سباق الأحصنة؟ |
pamuk şeker gibi görünüyordu. | Open Subtitles | بدء الأمر مثل حلوى القطن أسفل ذاك |
Viskiye batırılmış pamuk şeker çocuklar. | Open Subtitles | منقوع ويسكي حلوى القطن الاطفال. |
Sonra pamuk şeker yüzünden tüm zamanını tuvalette geçirmek zorunda kalırsın. | Open Subtitles | بعدها تختم الطلب بحلوى غزل البنات ثم تصبح يداك تتلاصقان و بعدها عد للمنزل |
Geri dönmeliydim, atlı karıncaya binip pamuk şeker yiyip, konserlere gitmeliydim. | Open Subtitles | كان علّي العودة لأركب على الأحصنة الخشبية وآكل غزل البنات وأستمع إلى عزف الفرقة الموسيقية |
Küçük kız pamuk şeker yerken delirdi. | Open Subtitles | هذه البنت الصغيرة كانت تتناول حلوى "غزل البنات" |
pamuk şeker tarifi gibi. | Open Subtitles | أعتقد أنها وصفة الحلوى القطنية |
Sana pamuk şeker de alırım. Geçen sene festivali çok sevmiştin. - Sorun mu var? | Open Subtitles | أعدكِ سأشتري لكِ الحلوى القطنية |