Keşke ölüm-geçirmez pantalon da giyiyor olsaydım ama biliyorsunuz biz nudistiz. | Open Subtitles | نظرة إلى الوراء أتمنى لو أني كنت ألبس سروال مضاد و لكنكم تعلمون نحن عرايا |
Düşündüm de, eğer bir görünmez adamsan neden pantalon giymek zorunda olasın ki? | Open Subtitles | قلت لنفسي , لمَ قد يحتاج رجل خفي إلى ارتداء سروال ؟ |
Siyah pantalon gömlekler hep içlerine sokulu. | Open Subtitles | سراويل سوداء مرتخية.. والقمصان مغطّاة بالداخل دوماً |
Çarşaf, sari, pantalon veya boubou giyebiliriz, ve parti lideri, devlet başkanı veya insan hakları avukatı olabiliriz. | TED | يمكننا أن نرتدي الساري أو الحجاب أو البنطال او الرداء الأفريقي, و في الوقت ذاته نكون قائدات أحزاب, و رؤساء و حاميات لحقوق الإنسان. |
Arabaları yolun bir tarafından diğerine çekmek pantalon giymek kadar akıl istemez. | Open Subtitles | نقل السيارات من جانب إلى آخر... ليس أكثر صعوبة من إرتداء السروال التحتي... |
Sydney Barringer'ın... pantalon cebindeki bir notla teyit edilmişti. | Open Subtitles | في الجيب الأيمن الخلفي لسروال سيدني بارينجر |
Kot pantalon ve ... mor bir parka giyiyordu. | Open Subtitles | ... كانت لابسة بنطلون و معطف ارجواني و... |
Hala mücadele ettiğini gördüğüme sevindim, pantalon zulmüne karşı. | Open Subtitles | أنا سعيدة لرؤيتك مازلت تقاتلي من أجل قضية نبيلة ضد طغيان البنطلون |
Evet. Önemi yok sahiden. Sadece, güvenlikçi yeni bir pantalon almak zorunda. | Open Subtitles | لم يحدث أي ضرر طلب حارس الأمن سروال جديد فحسب |
Şurada bir pantalon var. Şu botlar da ayağına olur. | Open Subtitles | هناك سروال والحذاء الطيل يناسب مقاسك |
O zamanlar TV'de "pantalon" diyemezdiniz. | Open Subtitles | في ذلك الوقت لم نكن نستطيع قول "سروال" على التلفاز |
eğer herhangi bir şey-- pantalon, kazak gibi-- | Open Subtitles | لذا إن احتجتما شيئاً سروال أو قميص |
Siyah pantalon, beyaz gömlekli. | Open Subtitles | سروال اسود وقميص ابيض |
Pep'i tezahürata hazırlayanlardan biri. Onları pantalon satışından almış. Spora girer. | Open Subtitles | أخذتهم من بيع سراويل امتصاص، العرق إلى إدارة رياضة. |
Bu sensin " Bu açık renkli pantalon değil" Yapabilirsin. | Open Subtitles | ها هو أنتِ. تلك ليست سراويل خفيفة بوسعكِ فعلها. |
İYi pantalon burmak zor. | Open Subtitles | من الصعب الحصول على سراويل جيدة |
Giydiğin pantalon bu mu? | Open Subtitles | هل هذا هو البنطال الذى سترتديه؟ |
Ben basit konuşmalarda iyiyim, Bilirsin, Mesela, "Bu kaşındıran bir pantalon." | Open Subtitles | أنا جيد فى الكلام العادى كما تعرفين مثلاً: "هذا البنطال يصيبنى بالحكة" |
Geç bunları, kısa pantalon. | Open Subtitles | انسى ذلك يا ذا البنطال القصير |
- Tamam, huysuz pantalon. - Geliyor musun? | Open Subtitles | حسنًا أيها السروال الساخط، هل ستأتي؟ |
Eveeet, pantalon paçası. | Open Subtitles | ثنيتا السروال ، أجل |
Sydney Barringer'ın... pantalon cebindeki bir notla teyit edilmişti. | Open Subtitles | في الجيب الأيمن الخلفي لسروال سيدني بارينجر |
İnsan müsveddesi, bol pantalon. | Open Subtitles | ومضيعة للبشرية في بنطلون سوء المناسب |
pantalon kalsın. | Open Subtitles | أجل أبقي البنطلون مكانه |