"parmaklıklar ardına" - Traduction Turc en Arabe

    • خلف القضبان
        
    Bunun sonuda, kıtamızda daha çok kötü adam parmaklıklar ardına konulacak. TED بنهاية الأمر، الكثير من الأشرار في قارتنا سوف يوضعون خلف القضبان.
    Hayır. "parmaklıklar ardına" ya da "hapis" der, ama... Open Subtitles لا لم , يقل خلف القضبان أو في السجن , أو شيء ما , لكن
    Seni parmaklıklar ardına tıkarlarsa, bana ne olur biliyor musun? Open Subtitles والان , ماذا سيحدث لي لو قضيت بقية حياتك خلف القضبان ؟
    Yoksa yönetim seni parmaklıklar ardına beni de bedava yemek kuyruğuna atar. Open Subtitles وإلا فلا يمكنني إيقاف وزارة العدل من جعلي بلا عمل ووضعكَ خلف القضبان
    Bütün düşmanlarını parmaklıklar ardına gönderene kadar. Open Subtitles قد ما يأخذ لوضع جميع اعدائكم خلف القضبان
    parmaklıklar ardına mahkum olabilir, Open Subtitles والذي يمكن أن يضعه خلف القضبان لبقية حياته،
    Beni parmaklıklar ardına tıkan adam şimdi yardımımı istiyor. Open Subtitles رجل يحبسني خلف القضبان والآن يريد مساعدتي
    Kaçımızı parmaklıklar ardına attığın umurumda değil. Open Subtitles أنا لا أهتمّ بعدد الذين يشبهوننا الذين حبستهم خلف القضبان
    Masum bir adamı bilerek parmaklıklar ardına göndermenin üstünden daha da bir zaman geçti. Open Subtitles وحتى فترة أطول منذ مقاضاتك علماً لرجل بريء ووضعه خلف القضبان
    Kaçımızı parmaklıklar ardına soktuğunuz umurumda değil. Open Subtitles أنا لا أكترث بعدد أمثالي الذين سجنتهم خلف القضبان
    Tuhaf. Her zaman işimizin kötü adamları parmaklıklar ardına koymak olduğunu sanardım, yerin içine değil. Open Subtitles ذلك مضحك، إعتقدت دوماً أنّ عملنا هو وضع الأشرار خلف القضبان وليس في الأرض.
    Ama onu parmaklıklar ardına atmak için plan yapmalısın. Open Subtitles ولكن كان لديك خطة من أجل وضعها خلف القضبان
    Bunu yapan şerefsiz parmaklıklar ardına girene kadar bana huzur yok. Open Subtitles لن ارتاح حتى يقبع ذلك المجرم خلف القضبان
    Bu işi yapan herkimse demir parmaklıklar ardına girene kadar kızınız güvende değil. Open Subtitles ما لم نضع الذي فعل بها هذا خلف القضبان
    Bu işi yapan herkimse demir parmaklıklar ardına girene kadar kızınız güvende değil. Open Subtitles ما لم نضع الذي فعل بها هذا خلف القضبان
    Kartal kalkar dal sarkar. Bunun sonunu hepimiz biliyoruz. parmaklıklar ardına gideceksin. Open Subtitles الكل يعلم النهاية، إلقاؤك خلف القضبان
    Hayatının aşkı, işlemediği bir suç yüzünden parmaklıklar ardına tıkılıp kalmıştı.-- Open Subtitles حبّ حياتك يقبع خلف القضبان لجريمة، لم ترتكبها...
    O adam, parmaklıklar ardına girene dek durmak bilmeyeceğiz. Open Subtitles ولن نستريح حتى يكونوا خلف القضبان
    James parmaklıklar ardına girdiğinin ikinci günü şerif Connally kızın üstüne atladı. Open Subtitles (انقض عليها المأمور (كونالي بالّلحظة الّتي وضع . فيها (جينمس) خلف القضبان
    Katili parmaklıklar ardına koyana kadar parayı alamayacağımı gözönüne alırsak iyi anlaşacağımızı söyleyebilirim Gibbs. Open Subtitles حتى أن تضع المجرم خلف القضبان (لقد وجدت نقطه ضعفي يا (غيبس هنا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus