"parmaklıklar arkasına" - Traduction Turc en Arabe

• خلف القضبان
• وراء القضبان

Biliyorsun, Griffin beni parmaklıklar arkasına koyarak bakıcım olmalıydı.
هل تعرفى ان جريفين وصل الى ان يكون مراقبى بوضعى خلف القضبان

Beni tutuklamış, parmaklıklar arkasına konmama yardım etmiştiniz
لقد اعتقلتني ، وساعدت على جعلي خلف القضبان

Beni demir parmaklıklar arkasına atmakla sokaklarda bir şeylerin değişeceğini mi sanıyorsun?
هل تعتقد حقاً، أن وضعي خلف القضبان سوف يغير أي شيء في الشارع؟

Reed üzerinde sürekli takipte olacağız siz de onu tekrar parmaklıklar arkasına koyacak bir yol bulun, Avukat Hanım.
لم يكن لدينا لمحاولة قضيتها. سيكون لدينا مراقبة مستمرة على ريد، وسوف تجد وسيلة لوضعه وراء القضبان مرة أخرى،

Hiç seçeneğin yok. Ait olduğun yere parmaklıklar arkasına dönüyorsun.
سوف تعود وراء القضبان حيث تنتمى.

Ama bunu yapmayacağım çünkü o zaman baban parmaklıklar arkasına gider.
ولكن لن أفعل هذا لأن والدك عندها سيكون خلف القضبان.

İyi haber ise, fotoğrafınız, bütün bu operasyonu parmaklıklar arkasına koymamızı sağlayacak.
الأخبار الجيدة الآن، سيدة ناصر أن صوركِ ربما تمكننا والشرطة الروسية بأن نضع كل هذه العملية خلف القضبان

Adamın en iyi müşterilerinden bazılarını parmaklıklar arkasına biz yolladık.
لقد وضعنا بعضاً من أكبر عملائه خلف القضبان.

Yani şu anda söyleyeceklerin onu kurtarabilir de, parmaklıklar arkasına gönderebilir de.
بين ايثان و ديرك لذلك ما ستقولينه الان اما ان يساعده او يضعه خلف القضبان

Yani masum bir adamı üç yıl parmaklıklar arkasına attın.
لذا وضعت رجل بريء خلف القضبان لثلاث سنوات

Yanlış insanı parmaklıklar arkasına attığımı düşünürsem asla ve asla kendimi bağışlamayacak türden bir insanım.
أنا من النوع الذي لن يسامح نفسه أبدًا إذا إعتقدت بأنّني وضعت الشخص الخطأ خلف القضبان

Onu parmaklıklar arkasına göndermek isteyeceğimi nereden çıkardınız?
ما الذي يجعلك تعتقد انني ساكون من سيضعه خلف القضبان سيد هارت

Onu demir parmaklıklar arkasına atabilecek, yaşayan tek kişi olduğunu biliyorsun...
يرى أنك الشاهد الوحيد على قيد الحياة الذي يمكنه وضعه خلف القضبان...

Ama Falcone'yi parmaklıklar arkasına yolladı.
.لكنه وضع "فالكونى" خلف القضبان و الآن الشرطة تحاول الإمساك به، فبمَ يوحي إليكِ هذا؟

Komiser Gani'yi parmaklıklar arkasına atmamış.
الضابط لم يلقي بجاني خلف القضبان

Bu ağ fırlatan suçlu parmaklıklar arkasına gidinceye kadar rahat edemeyiz!
لا يمكننا أن نستريح حتى يكون " " قاذف الشباك هذا خلف القضبان

Öyleyse onu, hiç vakit kaybetmeden demir parmaklıklar arkasına tıktırabiliriz.
-جيد, إذن سنضعه خلف القضبان لمدة 90 ثانية... حتى يتخلص منهم

Herkesi parmaklıklar arkasına atacağım. Hey, TT!
سألقي بالجميع وراء القضبان!