Bu durumda, önerebileceğim tek banka El Paso Bankası olur. | Open Subtitles | في حالتك البنك الوحيد الذي أقترحه هو بنك ال باسو |
Santa Cruz'dan sonra El Paso'ya doğru gittik ama her yandan kuşatıldık. | Open Subtitles | بعد سانتا كروز توجهنا الى ال باسو و هاجمونا من كل الجهات |
El Paso söz konusu olamayacağına göre, işte buraya geldim. | Open Subtitles | منذ خرجت ال باسو من الحسابات ها انا ذا هنا |
Bir bilimadamının bunun El Paso'nun suyundan kaynaklandığı yönünde bir teorisi var. | Open Subtitles | شوفى.. العلماء قالوا التحليل ده من فى حاجه فى المياه بتاعت الباسو |
El Paso'da kumarbazla kaçan kızı hatırlar mısın? | Open Subtitles | أتتذكر الفتاة التى هربت مع الحداد فى مدينة الباسو |
Santa Cruz'dan çıkarken, El Paso'ya yöneldik ama bizi her yerden kuşattılar. | Open Subtitles | بعد سانتا كروز توجهنا الى ال باسو و هاجمونا من كل الجهات |
Hayır. Bu sene değiştirdik. Kamp El Paso, Texas'ta olacak. | Open Subtitles | لا، غيرناها هذه السنة المخيم سيكون في إيل باسو تكساس |
-El Paso'ya ilk tren kaçta? | Open Subtitles | في أي وقت يقلع القطار التالي الى ال باسو |
El Paso'da daha önce hiç görmediğin biri kasabaya geldiğinde bana haber verirsen, sana 50 sent veririm. | Open Subtitles | لدي 50 سنتا لأجلك ان أخبرتني ان اتى اي أحد لم تراه قبلا الى ال باسو في المدينة |
El Paso'daki bu bankada yarım milyon dolar rezervimiz var. | Open Subtitles | هنا في مصرف ال باسو لدينا نصف مليون دولاراحتياطي في ايدينا |
El Paso'ya yakın bir yerde Santa Cruz adlı küçük bir kasaba var. | Open Subtitles | ليس بعيدا عن ال باسو هناك مدينة صغيرة سانتا كروز |
Ateş edecek, öldürecek, çevrede ne kadar silahlı adam varsa peşinize düşüreceksiniz, özellikle de El Paso'dakileri. | Open Subtitles | اطلقوا النار اقتلوا احصلوا على كل الأسلحة الموجودة في المنطقة خصوصا في ال باسو |
Şimdi şuraya oturup El Paso'ya ve çevredeki bütün kasabalara telgraf çekip onları uyar, tamam mı? | Open Subtitles | لماذا لا تجلس و ترسل انذارا الى ال باسو و تنذر باقي المدن المحيطة |
Sizin durumunuzda, size El Paso bankasını öneririm. | Open Subtitles | في حالتك البنك الوحيد الذي أقترحه هو بنك ال باسو |
Bu harita Emmet El Paso güzergahını gösteriyor. | Open Subtitles | هذه الخريطة توضح الطريق من اميت الى الباسو |
Evet, El Paso'lu meşhur at katili bu! | Open Subtitles | نعم ، هذا هو قاتل الاحصنة المشهور في الباسو |
Dallas, El Paso'nun iki katından bile büyük ama o sene Dallas'ta 242 cinayet işlenmiş. | Open Subtitles | دالاس اكبر مرتين من الباسو بس السنادى كان فى 242 قتيل فى دالاس |
25'inde, Teksas, El Paso'daki küçük bir kilisede içlerinde doğmamış kızımın da bulunduğu dokuz masum insanın öldürülmesinde rol oynadı. | Open Subtitles | و عمرها 25 شاركت فى قتل 9 أبرياء بما فيهم ابنتى التى لم تكن وُلدت بعد فى قاعة زفاف صغيرة الباسو |
El Paso'ya taşınmak, plak dükkanında çalışmak, Tommy ile sinemaya gitmek, kupon kesmek bunlar gizlenmek için işçi arı kılığına girme, kovana karışma çabaları. | Open Subtitles | لقد كنت فى إلباسو تعملين فى محل للإسطوانات وتذهبين إلى السينما مع تومي إعداد الكوبونات |
El Paso beni geri istiyor. | Open Subtitles | مركز "آل بازو" يودّني أنّ أرجع |
El Paso Lisesi'nden atletizm lisansı ile mezun oldum. | Open Subtitles | جالي رسالة في المسارِ مِنْ مستوى ألباسو العالي |
El Paso'ya gidiyoruz, ama nedenini sorma. | Open Subtitles | (سأذهب لـ(آلباسو لا تسألني لماذا |
Çok verimli bir sohbet yaptık ve karşılığında, ortadan kaybolmasın diye kendisine El Paso nezaretinde güzel bir yer ayarladım. | Open Subtitles | حصلت على محادثة مفيدة جداً , وفي طريق العودة وفّرت له مكان إقامة لطيف في سجن إل باسّو , بحيث لايستطيع الإختفاء |
Bir günlük Paso istiyorum. | Open Subtitles | أريد تذكرة سفر ليوم واحد |