Hayır. Bence gaz borusu patlamasıyla alakalı. O zaman başladı. | Open Subtitles | لا ،أعتقد أنها كانت بسبب انفجار الأنبوب بدئوا حينذاك |
Testislerin patlamasıyla testis sorunu arasında bağlantı kuramadım. | Open Subtitles | و لم أستطع الربط بين انفجار بالخصية بمرض خصيوي |
Dün Hadisada yol kenarına konulan bombanın patlamasıyla bir deniz piyadesi ve 15 Iraklı sivil öldü. | Open Subtitles | جندي امريكي وخمسه عشر مدنيا عراقيا قد قتلوا البارحه تنيجه انفجار عبوه ناسفه في احدي الطرق بالحديثه |
Bu taraftan köprüyü devasa enerji patlamasıyla yıkabileceğimizi düşünüyoruz. | Open Subtitles | نعتقد أنه يمكننا تدمير الجسر بانفجار ضخم للطاقة من هذا الجانب |
Ancak zamanın ve uzayın başlangıcındaki büyük enerji patlamasıyla evrenin her yerine dağınık ve düzensiz olmayacak şekilde olduğunu görürüz? | Open Subtitles | لكن إذا بدأ الزمان والمكان بانفجار ضخم من الطاقة ليس تماماً ، لن يكون غير متساوٍ ومتناثر في كل الاتجاهات ؟ |
2004'te yoğun bir enerji patlamasıyla vuruldular. | Open Subtitles | في 2004، ضربَها انفجارٌ قوي من الطاقة |
- Aynen söylediğim gibi yorumlanacak. Bir otomobile yerleştirilen bombanın patlamasıyla sona eren rekabet. | Open Subtitles | سيفسر ذلك تماماً كما قلت لك منافسة إنتهت بإنفجار سيارة مفخخة |
Charlie, bir bomba patlamasıyla Shea'den daha iyi uğraşabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | شارلي لا أعتقد أن باستطاعتي تحمل انفجار قنبلة هناك الأفضل.مثل شاي أو أي شيء |
Çin'de köpek balığı yüzgeci çorbasındaki talep patlamasıyla her gün yaklaşık 250,000 köpek balığı yüzgeçleri için yakalandı. | Open Subtitles | مع انفجار الطلب في الصين لحساء زعانف القرش، وتشير التقديرات إلى أن 250،000 أسماك القرش |
Patlayan kafa sendromu fazlasıyla gerçek ve fazlasıyla yaygındır ama gerçekten kafa patlamasıyla ilgili değildir. | Open Subtitles | ظاهرة انفجار الرأس حقيقيّة جداً وشائعة لكنّها ليست عن انفجار واقعي للرأس |
"Bu ürkütücü gün aşırı kan dökmenin nükleer patlamasıyla son buldu Cole tarafından, 59 55! | Open Subtitles | "هذا اليوم المخيف انتهت في انفجار نووي " من اراقة الدماء يائسة ، وكول ، 59 -- |
Bir mermi patlamasıyla geçici körlük yaşadım. | Open Subtitles | وقد أصبحت عمياء للأبد بسبب انفجار قذيفة |
Gerçekten Roxxon patlamasıyla bir alakası olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | أتعتقد حقاً أنه كان متورطاً في انفجار "روكسون"؟ |
(Kahkaha) Sizi süpernova patlamasıyla başlayan ve şu anda soluduğumuz havaya dek uzanan bir yolculuğa çıkarmak için buradayım. | TED | (ضحك) واليوم، أود أن أصطحبكم في رحلة تبدأ في انفجار مستعر أعظم وتنتهي بالهواء الذي نتنفسه الآن. |
(Kahkaha) Bir süpernova patlamasıyla gökyüzünde başlayan ve insanlık sınırları dahilinde günümüze dek süren hikayeyi. | TED | (ضحك) التي بدأت في السماء في انفجار المستعر الأعظم، واستمرت حتى اليوم، ضمن حدود إنسانيتنا. |
Ve TARDIS'in patlamasıyla bir alakası var. Belli ki saklanmış. | Open Subtitles | كما أن لها علاقة بانفجار التارديس |
- Ayrıca onu gaz patlamasıyla şişirdim. | Open Subtitles | بالإضافة لأنه مات بانفجار غازيّ |
Oluşan bir yıldın patlamasıyla tetiklendi. | Open Subtitles | أثارتها انفجارٌ من نجم ناشئ |
ayrcı bu sabahın erken saatlerinde şehir merkezini sarsan araba patlamasıyla da bağlantılı olduğu konusunda hemfikir. | Open Subtitles | في مطعم محلي مشهور ولكن بإنفجار السيارة الذي هز وسط المدينة في وقت باكر صباح اليوم |
Mavi devler gibi diğerleri, öyle ağırlar ki yakıtlarını hızla yakıp çöker ve bir süpernova patlamasıyla galaksiyi aydınlatırlar. | Open Subtitles | من الضخامة بحيث تحرق وقودها بشكلٍ سريع... تنهار و تُنير المجرة بإنفجار مستعر أعظم. |