- Yapma... Paul'un dışında kimsenin, bu işi yapacak kadar zeki olduğunu düşünmüyordu. | Open Subtitles | أنه كان يعتقد أنه لا يوجد أى شخص بذكاء بول لى يقوم بسرقته |
Amanda, Paul'un dünkü davranışı için senden özür dilemek istiyor. | Open Subtitles | أماندا , أريد أن أعتذر عن سلوك بول بالليله الفائته |
Eve gidip Paul'un görüştüğü şu hasta bakıcıyı bi' kontrol edeyim ben. | Open Subtitles | حسناً يجب أن أعود إلى المنزل وأتحقّق من الممرضة التي سترى بول |
Arkadaşım Paul'un babası, II.Dünya Savaşı gazilerine tanınan imkânla Colorado Devlet Üniversitesi'nden mezun olmuş. | TED | والد صديقي بول تخرج من جامعة ولايه كلورادو بمساعدة مشروع قانون جي أي. |
Pastayı Paul'un yapmasına teşekkür etmişti! | Open Subtitles | , لقد قالت شكراً لبول لصنعه الكيك جيد جداً |
Paul'un kızı babasının izinden gitti ama bir farkla: Beş yıl önce mezun olduğunda devasa bir borcu vardı. | TED | اتبعت ابنة بول خطواته، ولكن مع إختلاف واحد: عندما تخرجت منذ 5 سنوات، كان ذلك مع دين ضخم. |
St. Paul'un basamaklarına her gün erken saatte | Open Subtitles | كل يوم في البكور تخطو الى كاتدرائية سانتا بول |
Dr. Paul'un hemen 313 nolu odaya gelmesini sağlayın. | Open Subtitles | أحضر الدكتور بول إلى الجناح 313 على الفور |
Paul'un bizimle gelmek isteyeceğinden eminim. | Open Subtitles | أنا متأكد من أن بول سيحب الذهاب للصيد معنا. |
Diyelim ki birileri Paul'un kilisenin Belçika'daki gücünü sınırlamak istediğini biliyordu. | Open Subtitles | افترض ان أحد ما قد علم ان بول سوف يضعف قوة الكنيسة .. |
Paul'un ilginç tarafı ağız filtresiz doğmuş olması. | Open Subtitles | راؤول ماهو الشيئ الممتع في بول هل هو متأنف بالفطرة |
Erkek kurbanın yüzündeki yanıkta bulunan kalıntıyı Paul'un purosunun tütünüyle karşılaştırdım. | Open Subtitles | قَارنتُ بقيّةَ الحرقَ مِنْ الذكرِ وجه الضحيّةِ إلى التبغِ في سيجارِ بول. |
Paul'un anne babası Miami'den geldiler. Zar zor bugün geldiler... | Open Subtitles | والدا بول جاءوا اليوم من ميامي وصلوا اليوم فقط لذا... |
Bayan Harley, bu kaybolmada eski kocası Paul'un parmağı olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | السّيدة هارلي متأكّدةُ بأنّ زوجها السابق بول يُشتَركُ في الإختفاءِ بطريقةٍ ما. |
Ve şimdi Korintiler'den Paul'un ilk mektubunu okuyorum. | Open Subtitles | أقرأ الآن من رسالة ـ بول ـ الأولى ـ الكورينسيانث ـ |
Ayrıca babanın senin ve Paul'un aranızı açmak için herhangi bir şey yapmış olduğumu düşünmesini ve yanlış neticelere varmasını istemiyorum. | Open Subtitles | ولا أريد لوالدك أن يبني استنتاجا خاطئا بأنه كان لي دخل في انفصالك من بول |
Paul'un arkadaşıymış tırmanırken onu kameraya alıyormuş. | Open Subtitles | وغير الأصدقاء من بول الذين أشرطة الفيديو يصعد له من الأرض. |
Düğmeye bas. Paul'un evi bir sonraki durakta. | Open Subtitles | اسحب الحبل، منزل بول قريب من المحطة التالية |
Saat 10:30'da Daly City St. Vincent de Paul'un önünde. | Open Subtitles | أمام مدينة دالي سانت فينسنت دي بول في 10: |
Koç bana Paul'un motive olma şeklini söyledi, hemşire ise fırsatı olduğunu. | Open Subtitles | "المدرب اعاطني دافع "لبول والممرضه الفرصه |
Brandi'nin elinden aldığın DNA örnekleri Paul'un eldiveninden aldığım örneklere uyuyor. | Open Subtitles | الحمض النووي التي ممسوح من ناحية براندي هو مباراة على الحمض النووي أنا ممسوح من داخل قفاز بولس. |