Michael sıkıntısını paylaşabileceği bir kardeş bulmanın sevinciyle eve geldi. | Open Subtitles | مايكل رجع المنزل سعيدا لأنه يملك أخا يشاركه همه |
Michael sıkıntısını paylaşabileceği bir kardeş bulmanın sevinciyle eve geldi. - Haberler iyi. | Open Subtitles | مايكل رجع المنزل سعيدا لأنه يملك أخا يشاركه همه |
O ayıcıkta, ona sonunda en derin sırlarını paylaşabileceği bir arkadaş bulduğunu hissettiren bir şey vardı. | Open Subtitles | جعله يشعر أنه حصل على صديق أخيراً يستطيع أن يشاركه بأهم أسراره |
Orada sorunlarını paylaşabileceği kimse olmadan bir başına çok acılar çekmiş. | Open Subtitles | وكان يعذبها البقاء وحيدة هناك، بدون أحد يشاركها مشاكلها |
Bu yüzden kraliçe, prensin gerçek aşk öpücüğünü paylaşabileceği özel kızla tanışmasını önlemek için elinden geleni ardına koymazmış. | Open Subtitles | ولذلك,حاولتوبذلتكلمابوسعهاحى تمنعالأميرمنأن يقابل... . العذراء الوحيدة المميزة التي يستطيع أن يشاركها قبلة الحب الحقيقية |
Evet. 2 insanın paylaşabileceği en tatlı peynir. | Open Subtitles | نعم. أحلى الجبن شخصين يمكن أن تشترك. |
Ama onu paylaşabileceği birini bekliyor. | Open Subtitles | لكنه ينتظر أحداً ما لكي يشاركه السر |
Bunu söylemen çok sevindim çünkü ikimizin paylaşabileceği ufak bir projem var. | Open Subtitles | أنا سعيد جدا لأنك قلت ذلك لأن... لدي مشروع صغير أن اثنين منا يمكن أن تشترك. |