"pazarlara" - Traduction Turc en Arabe

    • الأسواق
        
    • أسواق
        
    • لسوق
        
    İnsanlar bu soruna uzun zamandır kafa yoruyorlar, Photoshop pazarlara ilk girdiğinden beri. TED لقد فكر الناس بهذه المشكلة لفترة طويلة، منذ أن تم إطلاق برنامج الفوتوشوب في الأسواق.
    Çünkü gelecekteki insanlar bugün pazarlara katılım göstermiyorlar. TED لأن الناس التي تعيش في المستقبل لا تشارك في الأسواق اليوم.
    Öncelikle fabrikalarımız yerel pazarlara dönecek. TED أولاً، المصانع سوف تُنقل إلى الأسواق المحلية
    Ve ekonomide de bir aktif üretici ve pasif tüketici vardır, bu durum iş yaşamının hiçin sürekli yeni pazarlara girdiğini açıklamaktadır. TED ومن ثم، في الاقتصاد، هناك منتج فعال ومستهلك سلبي ، والذي يفسر لماذا ينبغي على الأعمال إختراق أسواق جديدة.
    Amma velakin, başka Libyalı pazarlara da açılmak niyetindeyim. Open Subtitles ولكن، أعزم على أن أتوسع إلى أسواق الليبيان الأخرى
    Sonra televizyondaki reklamlar bu pazara ve beyaz pazarlara bağlanır .etkiyi 2 katına çıkarılır. Open Subtitles و الإعلانات التلفزية الموجهة لهذا السوق و لسوق البِيض . . سيكون لها تأثير مضاعف
    Kaynakları birleştiren başka türlü olurdu bize pazarlara girmeleri sağlayacak bizim ulaşamayacağımız kaldı. Open Subtitles جمع مصادرنا سوف يسمح لنا بالإستفادة من الأسواق من شأنه أن يكون على خلاف ذلك أن يذكرنا بالشيء الذي سنصل إليه
    Aynı zamanda bu insan ürünü elmasları yabancı pazarlara gizlice satarak çok para kazandığınızı da biliyoruz. Open Subtitles ونعلم أيضاً أنّك جنيت ربحاً كبيراً من خلال بيع تلك الألماسات من صُنع الإنسان في الأسواق الخارجيّة.
    O pazarlara gidip Open Subtitles نتيجة لتناول هذا الغذاء الكامل النباتي المصدر. من الهيّن أن تذهب إلى تلك الأسواق وتقول،
    Limanlardan tut pazarlara kadar. Open Subtitles كل شيء ، من الميناء إلى الأسواق
    Bütün pazarlara ve marketlere gideriz. Open Subtitles سوف نُغطي جميع الأسواق بمنتوجنا.
    Bakıyorum da ortak pazarlara karşısın. Open Subtitles أرى أنّكِ ضدّ الأسواق المشتركة
    Diğer pazarlara da sorabilirim. Open Subtitles أستطيع السؤال في الأسواق الأخرى
    Bugün bile dünyanın her bir yanında, kırsal kesimlerde yaşayan bir milyonun üstünde insan var, bizlerin değerini bilmediği şeylere yıl boyunca ve güven içinde erişemiyorlar: eğitim, tıbbi bakım, pazarlara erişim... TED حتى اليوم، هناك أكثر من مليار من الناس يعيشون في مجتمعات ريفية فقيرة حول العالم، ليس لديهم وصول آمن على مدار العام للأشياء التي نعتبرها أنا وأنت أمر مسلم به، مثل : التعليم، والعناية الطبية، والوصول إلى الأسواق...
    Ve o zamanlar, Nokia dünyadaki en büyük telefon şirketlerinden biriydi, Çin, Meksika ve Hindistan gibi gelişen pazarlara egemendi. Tüm bu yerlerde düşük gelirli insanların teknoloji kullanımı üzerine birçok araştırma yaptım. TED في ذلك الوقت، كانت نوكيا إحدى كبرى شركات الهاتف الخلوي في العالم، وكانت تسيطر على الأسواق الناشئة، مثل: الصين والمكسيك والهند-- كل الأماكن التي قمت بها بالكثير من الأبحاث عن كيفية استخدام ذوي الدخل المنخفض للتكنولوجيا.
    Benim neslim için gelenek olan şey bir zamanlar yaşam tarzıydı ve en iyi avcılar için bu bir geçim kaynağıydı Savannah'daki pazarlara taze kuş eti sağlardı. Open Subtitles ما كان تقليدياً أيام وقتيّ هو هُناك طريقة حياة معينة و تواجد أفضل الصيادين، و كسب لقمة العيش من خلال تزويد أسواق "سفانا" بالطيور الطازجة.
    Chicago, New york, Miami gibi pazarlara atlamak için bir taş basamak olmasını düşünmekten korkuyordum. Open Subtitles فقط سلم صغير لك لسوق أكبر مثل شيكاغو،نيويوك .... ميامي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus