Ama bu büyüme saçmalıklarını yuttuğumu Pek sanmıyorum dostum. | Open Subtitles | ولكن لا أظن ذلك أنا أشتر من هذه السخافات تعقل يارجل |
Hayır, Pek sanmıyorum. | Open Subtitles | لا، أنا لا أعتقد ذلك. |
Oval Karantina, deponun geri kalanı için biraz koruma sağlayabilir ama Pek sanmıyorum. | Open Subtitles | الحجر البيضوي يمكن أن يوفر بعض الحماية عن بقية المستودع، لكن أشك في ذلك |
Şey, çocuklar, Pek sanmıyorum. | Open Subtitles | حسنا ايها الرفاق , انا لا اعتقد ذلك |
Pek değil.Onları tekrar görebileceğimi Pek sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد هذا , لا أعتقد أننى سأراهم ثانية |
F.B.I.'ın bu meseleler için endişelendiğini Pek sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظن أن المباحث الفيدرالية تهتمّ بهذه الحالات. |
Bundan hoşlanacağını Pek sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظن أنك سترغب به |
Kurşunları durdurabileceğini Pek sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظن بأنه يمكنك ايقاف الرصاصات |
Pek sanmıyorum Sara. Bence iyice aptallık etmişsin. | Open Subtitles | لا أظنني استطيع هذا يا سارة أظنكِ كنتِ حمقاء |
Hayır, Pek sanmıyorum. Dur da sana anlatayım. | Open Subtitles | لا ، أنا لا أعتقد أنك تفهم الأمر جيداً دعني أوضح لك |
Onu aramaya falan gerek yok çok fazla uzaklaşmış olabileceğini Pek sanmıyorum. | Open Subtitles | لا تحاولى البحث عنه لا أعتقد أنه قد إبتعد |
Hikayelerim gayet iyiydi, kibarlıktan güldüklerini Pek sanmıyorum. | Open Subtitles | قصصي كانت ناجحة تماما و لا أعتقد أنهم ضحكوا بدافع المجاملة فقط |
En doğru yöntemin bu olduğunu Pek sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا لست متأكدة من أنّ هذا هو الإسلوب الأمثل |
Pek sanmıyorum ama yine de tetikte kalmalıyız. | Open Subtitles | لا أظن ذلك ولكن علينا أن نبقى حذرين |
Pek sanmıyorum, tatlı et. | Open Subtitles | لا أظن ذلك أيتها اللحم الجميل. |
Pek sanmıyorum. Bir şeyler yanlış gidiyor. | Open Subtitles | لا أظن ذلك هناك أمر ليس على صواب |
Pek sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد ذلك. |
Pek sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا لا أعتقد ذلك. |
Pek sanmıyorum niyeyse. | Open Subtitles | لسبب ما ، أشك في ذلك |
Pek sanmıyorum. Çok nadir dışarı çıkarız. | Open Subtitles | أشك في ذلك فنادرا ما نذهب |
- Hayır, dostum. Pek sanmıyorum. - Hata yapıyorsun. | Open Subtitles | لا يا رجل لا اعتقد ذلك انت ترتكب غلطه |
Pek sanmıyorum. Bu bölgede hiç çarpışma olmadı. | Open Subtitles | لا أعتقد هذا لم توجد معارك بهذه المنطقة |
Çok yorgunum ve bu saatte kimsenin arayacağını da Pek sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا متعبه جدا و لا أظن أن أحدا سيتصل متأخرا |
Bunu yapmak istediğini Pek sanmıyorum, evlat. | Open Subtitles | هيا! لا أظن أنك تريد فعل هذا يا بنيّ |
Bunun hakkında konuşmam gerektiğini Pek sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظن بأنه يفترض أن أتحدث عن ذلك |
Bunu yapmana izin vereceğimi Pek sanmıyorum, patron. | Open Subtitles | لا أظنني سأتركك تفعلين هذا، يا رئيسة |
Ama çok fazla gönüllü bulabileceğiniz Pek sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا فقط لا أعتقد أنك ستحصلين على الكثير من المتطوعين المتلهفين |
Bu olanlardan sonra kafamı işe verebileceğimi Pek sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنه يمكني التفكير بالعمل ليس الأن، وليس بعدما حدث |
Hikayelerim gayet iyiydi, ve kibarlıktan güldüklerini Pek sanmıyorum. | Open Subtitles | قصصي كانت ناجحة تماما و لا أعتقد أنهم ضحكوا بدافع المجاملة فقط |
Yapabileceğimi Pek sanmıyorum. Analar pek senin gibi adam doğurmuyor. | Open Subtitles | لست متأكدة من مقدرتي على ذلك فليس ثمة المزيد من الرجال مثلك الآن |
Onları yeterince doyurabildiğimi Pek sanmıyorum, doğrusunu söylemek gerekirse. | Open Subtitles | حسناً, لا أظنهم امتلأوا كفايةً في حقيقة الأمر. |
Pek sanmıyorum, saat geç oluyor. | Open Subtitles | لا أظنّ ذلك. تأخرّ الوقت. |