"politikacının" - Traduction Turc en Arabe

    • سياسي
        
    • السياسي
        
    • السياسيين
        
    • سياسية
        
    • الساسة
        
    • لسياسي
        
    • سياسيّ
        
    • السياسيّ
        
    Bu bir politikacının elindeki askeri bir operasyon, fazlası değil. Open Subtitles هذهْ , عملية عسكرية في أيدي سياسي لا شئ أكثر
    Vatandaşların işlerini hâlletmenin, bir politikacının yükümlülüğü olduğuna inanırdı. Adaylık sürecinde bile... Open Subtitles لقد آمن أنّه كان إلتزام سياسي لإنهاء أعمال الناس حتى أثناء الترشّح.
    Söyleyebileceğim şey bir politikacının en az yanındaki kadar kötü olduğudur. Open Subtitles بقدر ما استطيع ان اقول سياسي واحد فقط هو السوء القادم
    ve bir politikacının kalbinde iki temel şey vardır. Birincisi, itibar ve etkileme. TED وهناك شيئان أساسيان في قلب السياسي. واحد، السُمعة والنفوذ.
    Durumdan bir çok politikacının haberi olsaydı bir sır olarak kalamazdı. Open Subtitles لا يمكن أن يكون سريّاً لو علم الكثير من السياسيين بالأمر
    Ve bu bir politikacının mı yoksa erkeğine çamur atılan bir kızın düşüncesi mi? Open Subtitles هل هذا رأي فتاة سياسية أم فتاة غاضبة لأن خطيبها يتهم زوراً؟
    Devamlı bir eyleme ihtiyacımız vardı. bir politikacının ruh halinin hassaslığına ya da krize falan bağlı olmayan. TED نحن بحاجة إلى حركة دائمة. حركة لا تكون عرضة لأهواء الساسة المتذبذبة. أو بمجرد ظهور أشباح الهبوط الاقتصادي.
    Bir politikacının çocukların dikkatini dağıtması istenmez. Open Subtitles لا احد يريد اي سياسي بالداخل ليسرق من الاطفال بهجتهم
    Bir politikacının çocukların dikkatini dağıtması istenmez. Open Subtitles لا احد يريد اي سياسي بالداخل ليسرق من الاطفال بهجتهم
    Bir politikacının eşi olmanın ne demek olduğuyla ilgili dürüstçe hesap veriyorum. Open Subtitles سأقدم تصريح حقيقي للمعنى الحقيقي لزوجة سياسي
    Bu süt topu gelecek vaat eden bir politikacının sonunu getirebilecek bir hata. Open Subtitles هذا الصبي الصغير غلطة غلطة ستنهي مهنة سياسي واعد
    Bu ufak süt topu bir hataydı, gelecek vaat eden bir politikacının kariyerini bitirebilecek bir hata. Open Subtitles هذا الصغير كان غلطة غلطة ستنهي مهنة سياسي واعد جداً
    politikacının biri iş üstünde enselenmiş. Seninkiler de benimkiler kadar kötü. Open Subtitles سياسي ما تم نشر صور مشينة له جماعتك بسوء جماعتي
    Bunlar bir politikacının işini yapabilmesi için öncelikli araçlardır. TED هذه أدوات أساسية من خلالها يستطيع السياسي القيام بعمله.
    politikacının şüpheliler arasında yer almasına neden oldu Open Subtitles إنه يحتاج كل الضغط السياسي فى بداية ممارسته الاستعانه بالمصادر الخارجية بوزارة الدفاع
    Dün bir motel odasında yaşı küçük iki kızla yakalanan itibarı zedelenen politikacının yeri gizliliğini koruyor. Open Subtitles السياسي المنبوذ لأيزال لم يعلن عن موقعه .. بعد يوم منذ ان اعتقل في غرفة فندق مع فتـيات تحت السـن القانونـي
    Bir zamanlar, teknoloji düşkünlerinin ve adı çoktan unutulmuş birkaç politikacının TED في فترة من الزمن كانت تلك الفكرة حلما يراود بعض التقنيين والقليل من السياسيين.
    Nezih bir politikacının daha ne yapabileceğini anlayamıyorum. Open Subtitles لا أعرف ما الذي ينقصني من أعمال السياسيين الشرفاء
    Katıldığım bir yardım toplantısında, bir politikacının yanındaydı. Open Subtitles كان سائق أحد السياسيين في حفلة تبرّع ذهبت إليها على مضض
    politikacının teki arabamı nerede durduracağımı söylesin diye savaşmadım ben. Open Subtitles لم أذهب للقتال في حرب لكي تقوم سياسية ما بإجباري على ركن سيارتي
    Bence artık bir politikacının bir fark yaratmasının zamanı geldi. Open Subtitles أظنه قد آن الأوان أن يقوم الساسة بفعل شيء يُحدِث فارقًا أصبت الاختـيـار ماذا؟
    Bir politikacının, avukatı suçlaması çok alışılmış birşeydir. Open Subtitles إنه من الطبيعي لسياسي أن يلقي اللوم على المحامي
    Başka bir politikacının bilgilerini çalmak, yeni bir DDoS saldırısı yapmak yerine. Open Subtitles بدلا من التَلصص على سياسيّ آخر، أو اختراقِ حساب إلكترونيّ آخر.
    Yani elinde hangi podofilin, trafik görevlisi ve politikacının benim öldüreceğimi düşündüğün kimin dosyası varsa, sende kalabilir. Open Subtitles لذا يمكنك الاحتفاظ بالملف الذي تملكه لمُغتصب الأطفال أو الموظف الفاسد أو السياسيّ أو أيًّا يكُن من تحسبني سأقتله.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus