Çok popüler bir çocuktu ama haydut gibiydi. | Open Subtitles | اسمع كان ذو شعبية كبيرة,لكنه كان متنمراً |
Lacivert çok popüler bir renk. | Open Subtitles | الأزرق الداكن لون ذو شعبية كبيرة |
Hannah, hayatım.... Sen çok popüler bir kızsın. | Open Subtitles | "هانا", عزيزتي, أنتِ فتاة ذو شعبية كبيرة |
Çok popüler bir başkan eşi değildi ama tuhaf yanıda yoktu | Open Subtitles | لم تكن بالضبط السيدة الأولى الأكثر شعبية ولكن لا شيء متطرف |
Pek popüler bir çocuk değildim. | Open Subtitles | لم أكن الفتى الأكثر شعبية بالضبط |
Tahmin edersiniz ki, pek de popüler bir konu değil. | Open Subtitles | rlm; إنه ليس موضوعاً ذو شعبية كما تتصورون. |
O popüler bir çocuktu. Herkes Mikey'i severdi. | Open Subtitles | لقد كان طفلاً ذو شعبية حقاً (الجميع كانوا يحبّون (مايكي |
O çok popüler bir adam. | Open Subtitles | إنه شاب ذو شعبية |
- Aman ne güzel! - popüler bir renk olması benim suçum değil. | Open Subtitles | -انه ليس خطأي ان يكون اللون ذو شعبية كبيرة . |
Çok ama çok popüler bir Kore filminin korsan kasedi hakiki bir Lenny Vintone çanta ve bana böbrek bulabilecek bir adamın numarası. | Open Subtitles | شريط فيديو غير شرعي لفيلم ٍ كوري ذو شعبية كبيرةٍ جداً وحقيبةٌ " ليني فينتون " أصلية ورقم رجل ٍ يمكنه أن يحصل لي على كلية |
popüler bir yermiş. | Open Subtitles | مكان ذو شعبية |
Kolejde pek popüler bir çocuk değildim. | Open Subtitles | لم أكن الفتى الأكثر شعبية في (إكسلسيور) |