"potansiyele" - Traduction Turc en Arabe

    • الامكانيات
        
    • الإمكانية
        
    • إمكانات
        
    • الإمكانات
        
    Sadece kullanılmayan potansiyele açıyorum. Open Subtitles كلا ايها الشريف فقط الولوج الى الامكانيات الغير مستخدمة
    Böylesi büyük bir potansiyele sahip bir operasyonu iptal ederse bir daha pek fazla operasyon talimatı almayabilir. Open Subtitles إن قام بإنهاء عملية بهذا الكم من الامكانيات والاحتماليات. فلن يحصل على أفضل منها.
    Geriye kalan kısımda sadece örümcek ağı toplanır. 4400 Merkezinde kullanılmayan bu potansiyele hafifçe dokunmaya çalışıyoruz. Open Subtitles وكل شيء آخر مجرد كتجميع انسجه العنكبوت هنا في مركز الـ 4400 نحن نحاول ان ندخل في تلك الامكانيات الغير مستعمله ,
    İnsan fizyolojisinin de bazı yönlerini anlamamız konusunda potansiyele sahip. TED ولها الإمكانية في تغيير فهمنا لبعض جوانب وظائف الأعضاء البشرية.
    Bu yüzden şimdi bu potansiyele sahip olduğumuzu görüyoruz. TED وبالتالي، نرى الآن أن لدينا هذه الإمكانية.
    Bir hikaye daha ayrıntılı bir biçimde anlatmalıyım ama bu potansiyele sahibim. TED فانا يجب أن أروي قصة بطريقة أكثر تفصيلا، ولكن لدي الإمكانية.
    Bu,gerçek potansiyele sahip... ...bir sosyal değişikliğin oluşmasının temeli. TED هو أساس لشكل ينمو من أشكال الابتكار الاجتماعية ذا إمكانات حقيقية.
    Artistik potansiyele sahip birisi daha fazla hak ediyor. TED وشخص لديه هذا النوع من الإمكانات فنية يستحق أكثر من ذلك بكثير.
    Geriye kalan kısımda sadece örümcek ağı toplanır. 4400 Merkezinde kullanılmayan bu potansiyele hafifçe dokunmaya çalışıyoruz. Open Subtitles وكل شيء آخر مجرد كتجميع انسجه العنكبوت هنا في مركز الـ 4400 نحن نحاول ان ندخل في تلك الامكانيات الغير مستعمله ,
    İlkdoğan güce ve potansiyele cezbolur. Open Subtitles البكر ينجدب إلى القوة و الامكانيات
    Doğuştan naif bir potansiyele sahip. Open Subtitles اسلوب ساذح مع بعض الامكانيات
    Herşey bizim elimizde. Gelecek nesillerin hayatlarını değiştirebilecek potansiyele sahibiz. Sadece buradaki askerlerin ya da Amanda'nın ve tekerlekli sandalyelilerin değil ama herkesin hayatını. TED انه اليوم واقع بين يدينا ولدينا الكثير من الامكانيات لتغيير حياة الكثير ممن حولنا من اجل الاجيال القادمة وليس من اجل الجنود فحسب بل من اجل اشخاص مثل " اماندا " .. اشخاص مقعدون كثر حول العالم بكل بساطة من اجل الجميع
    Hayatında istediğini yapacak potansiyele sahip olduğun için söylüyorum. Open Subtitles أخبرك لأنني أعتقد أن لديك الإمكانية لعمل أي كان ماتريده بحياتك
    - Biliyorum. Hala da birçok insanı koruyacak potansiyele sahip olduğuna inanıyorum. Open Subtitles ما زلت أعتقد أنّ له الإمكانية لحماية الكثير من الناس
    Aynı potansiyele sahibiz. Open Subtitles لدينا نفس الإمكانية.
    Birbirlerinden ayırıp, farklı evlere yollayıveririz. Bu her şeyi değiştirebilecek potansiyele sahip. Open Subtitles -يملك هذا الإمكانية لتغيير كل شيء
    Ancak bu yerler, bu adressiz yerler, büyük bir ekonomik potansiyele sahip. TED ولكن هذه الأماكن، هذه الأماكن غير المعنونة، تحمل إمكانات اقتصادية هائلة.
    Bakın bayan Bartlett, açıkçası bence büyük bir potansiyele sahip. Open Subtitles ، عليك أن تقبل وهى تتطلع جميلة الحجية أنظري ، سيدة بارتليت ، لنكون صادقين أعتقد أنه لديه الكثير من الإمكانات

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus