Kaç defa o sandalyede oturup, sanat programı ile ilgilenmediğim için şikayet ettin. | Open Subtitles | كم مرةً جلست على على هذا الكرسي متشكياً لعدم أهتمامي ببرنامج الفنون ؟ |
Bütün bunları yoğun bir psikoterapi programı ile destekleyerek yapıyoruz, böylece ağır ve kronik ağrılı durumlarda her zaman görülen umutsuzluk, mutsuzluk ve depresyon gibi durumlarla ilgilenebiliyoruz. | TED | وندعم كل ماسبق ببرنامج علاج نفسي مكثف لتخطي الاكتئاب, واليأس, والجزع الذي غالبا ما يصاحب الالم المزمن الحاد. |
Belli ki herşeyi Yıldız Geçidi programı ile ilgili bilgileri üzerine kurmuş. | Open Subtitles | من الواضح أنه إستمد كل شيء من معرفته ببرنامج بوابة النجوم |
İnsanlar neden insansız hava araçları programı ile oynadığımı anlamıyorlar. | Open Subtitles | "الناس لا يفهمون سبب عبثي ببرنامج الطائرات بدون طيّار." |
Herşeyi Yıldız Geçidi programı ile ilgili bilgileri üzerine kurmuş. | Open Subtitles | ماذا؟ من الواضح أنه استمد كل شيء من معرفته ببرنامج (ستار جيت) |
Hatta bir bilgisayar programı ile. | Open Subtitles | أو ربما ببرنامج حاسوب |
Sana daha fazlasını söylemek isterdim ama Tess sayesinde Watchtower özelliklerini kaybedip sadece bu resim geliştirme programı ile kaldım. | Open Subtitles | كنت أتمنى لو أفيدك أكثر لكن بفضل اقتحام (تيس) لـ(برج المراقبة)، أصبح النظام ثقيلاً جداً على تشغيل لعبة أطفال... فما بالك ببرنامج تحسين الصور... |