Yaylı çalgılar, üzümlü noel pudingi, hindistan cevizli yumurtalı içki. | Open Subtitles | جوقة غنائية، حلوى بودينغ العيد شراب البيض مع جوزة الطيب. |
İyi dedin ama yine de biraz ekmek pudingi alabilir miyiz? | Open Subtitles | حسناً, لا بأس, ولكن هل ما زلنا سنحضر بعض حلوى الخبز؟ |
Kremalı melas pudingi ya da Tereyağlı ekmek pudingi. | Open Subtitles | كعك دبس السكر و الكاسترد أم الخبز البارد مع بودنغ الزبدة |
Yabandomuzu pudingi, marmelatlı yabandomuzu keki... | Open Subtitles | سجق خنزير ، مشوي ، كيكه الخنزير بالمربة |
Yani o kadar pudingi sık seyahat mili kazanmak için mi aldın? | Open Subtitles | لذا إشتريت كل ذلك البودنج حتى تتمكن من الحصول على هذه الأميال؟ |
Çikolatalı pudingi paylaşmak ister misiniz? | Open Subtitles | أيود أحد اقتسام بودنج الشيكولاتة معي؟ |
Ne güzel, değil mi? Bir kelebek zarafetiyle pudingi temizliyor. | Open Subtitles | تنزع البودنغ بلطافة فراشة |
Babam ekmek pudingi diyor. | Open Subtitles | يسميها والدي بخبز البودنق |
Kara pudingi yemek istemezsin. | Open Subtitles | اتريد ان تتوقف عن السجق يا بني |
İki bira ve portakal sodası. Sen topyaka pudingi istiyorsun, değil mi? | Open Subtitles | إثنان من البيرة، وصودا البرتقال ألديكم حلوى التابيوكا؟ |
Önce duyargalarınızı Kim pudingi seçmeleri için kullanacaksınız! | Open Subtitles | أولاً سوف تعرض حاسة ذوقك للاختبار عندما تحكم على أمهر طباخ حلوى |
Şuraya oturacağım ve tadını çıkaracağım. pudingi de severim. | Open Subtitles | سوف اجلس هنا واستمتع به واحب حلوى البودينغ |
İnternette Yorkshire pudingi servis ettiklerini görene dek başlarda oldukça çekimserdim. | Open Subtitles | نعم، و التي كنت متشككاً بخصوصها حتى رأيت على الشبكة أنهم يقدمون حلوى يورك شاير. |
İki paket zencefilli krema, yarım porsiyon mayalı hamur bir tane konserve ananas, ve bir teneke de Noel pudingi. | Open Subtitles | حزمتين من كريمة الزنجبيل نصف علبة مربى علبة من قطع الاناناس و علبة من بودنغ الكريسماس |
Tek hissettiğim şey kocaman bir kum pudingi içinde tıkılıp kaldığımız. | Open Subtitles | حسب ما أشعر ، فنحن عالقون في صحن كبير من بودنغ الرمال |
Sen de aynı annemin vanilyalı pudingi gibi kokuyorsun. | Open Subtitles | ورائحتــك تماماً كرائحـــة بودينغ الفانيليا التي تُحسن أمّي صنعها. |
Önümüzdeki yıl seninle beraber Noel pudingi yapacağız. | Open Subtitles | في السنة المقبلة، أنت وأنا يا "داكي" سنقوم بعمل بودينغ عيد الميلاد. |
Çünkü kan pudingi ne demek ben bile bilmiyorum. | Open Subtitles | لأنني لا أعلم ماهو سجق الدم |
Ama pudingi bulmak. İnsanların bakmaması müthiş. | Open Subtitles | لكن للعثور على البودنج فالأمر صعب فمعظم الناس لا ينظرون |
Rosto, Yorkshire pudingi, güzel bir kırmızı şarap... | Open Subtitles | روست بيف و يوركشاير بودينج وكذلك زجاجة نبيذ احمر صغيره |