| Küçük bir hava türbülansı yaşanmıştır verdiğimiz rahatsızlıktan ötürü özür dileriz. | Open Subtitles | . أنتم ذو خبرة بمشاكل الجو . نحن نتأسف عن الإزعاج |
| Çocuğunun üç gün acı çekmesini izle ondan sonra rahatsızlıktan bahset. | Open Subtitles | راقب طفلك وهو يتألم لثلاثة أيام ثم حدثني عن الإزعاج |
| Babam... verdiğim rahatsızlıktan dolayı özür dilerim. | Open Subtitles | أبي.. أعتذر عن الإزعاج الذي سببته للجنة.. |
| Kabindeki hareketlilikten kaynaklanan rahatsızlıktan dolayı özür dileriz. | Open Subtitles | نَأْسفُ لأيّ إزعاج حركة مفاجئةِ في القمرة حدثت. |
| Şimdi görevini tamamladın, küçük bir rahatsızlıktan başka bir şey değilsin artık. | Open Subtitles | الآن بما أنك أنجزت مهمتك، أنت مجرد إزعاج تافه |
| Tüm kütüphane sistemleri kalıcı olarak çevrimdışı. Bu rahatsızlıktan ötürü... | Open Subtitles | جميع أنظمة المكتبة غير متصلة عذرا للإزعاج |
| KM: Evet, kesin olarak bildiğimiz şu ki, amacı kovalamak sağlığınıza rahatsızlıktan kaçınmaktan daha iyi gelir. | TED | كيلي ماكغونيغال: نعم، والأمر المؤكد الذي نعرفه هو أن البحث عن إعطاء معنى لحياتكم هو أفضل لصحتكم من محاولة تجنب الإزعاج. |
| Verdiğim rahatsızlıktan dolayı özür dileyebilir miyim? | Open Subtitles | هل لي أن أعتذر لك بسبب هذا الإزعاج |
| Verdiğim rahatsızlıktan dolayı özür dileyebilir miyim? | Open Subtitles | هل لي أن أعتذر لك بسبب هذا الإزعاج |
| Yok, yook. Verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dileriz, efendim. | Open Subtitles | كلا, لا,لا، آسفون على الإزعاج سيدي |
| Bayanlar ve baylar verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür diliyoruz. | Open Subtitles | سيّداتي سادتي، أعتذر على الإزعاج. |
| Bu rahatsızlıktan dolayı özür dilerim. | Open Subtitles | أعتذر عن هذا الإزعاج. |
| Verdiğim rahatsızlıktan dolayı özür dilerim. | Open Subtitles | أعتذر عن الإزعاج. |
| Verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dileriz. | Open Subtitles | نعتذر على الإزعاج |
| Verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dileriz. | Open Subtitles | نعتذر عن هذا الإزعاج ليومكم المشحون... |
| Rulon, gidebilirsin. Verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı üzgünüz. | Open Subtitles | يا (رولان)، يمكنك الذهاب، أعتذر على الإزعاج |
| "...ve bizi utanç ve rahatsızlıktan korur." | Open Subtitles | بما يُفترض منا أن نفعله... ، لحمايتنا من أي إزعاج أو إذلال. |
| Müşterilerinizin kafasının kopması rahatsızlıktan öte bir şey. | Open Subtitles | ضَرْب عنق a زبون من غير المحتمل a مصدر إزعاج. |
| Verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dileriz. | Open Subtitles | -إياه إلى هنا -نعتذر عن أي إزعاج سببناه |
| Herhangi bir rahatsızlıktan dolayı özür dilerim. | Open Subtitles | أعتذر بصدق عن أي إزعاج |
| Yolculara verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dileriz. | Open Subtitles | نعتذرللركاب للإزعاج |
| Eminim Fred katilinin verdiği rahatsızlıktan üzgündür. | Open Subtitles | أنا واثق فريد آسف للإزعاج... - تسبب مقتله مطعمك. |