"rahibenin" - Traduction Turc en Arabe

    • الراهبة
        
    • راهبة
        
    • راهبتك
        
    Ama sonra bir rahibenin bana ilmihal esnasında söylediği şeyi hatırladım. Open Subtitles لكنّي عندئذٍ تذكّرت ما قالته لي الراهبة في جلسة التعليم الدينيّ.
    Bir rahibenin akıl hastanesinde delirmesi mümkün. - Delilik bulaşıcıdır. Open Subtitles في مصحة نفسية ، قد تكون الراهبة مجنونة إن الأمر معدي
    Herkes buraya gelip rahibenin bizi kulağımızdan tutup dışarı atacağından emin olurdu. Open Subtitles لا أحد كان يفكر في المجيء هنا بدون أنت تشدنا الراهبة من آذاننا مثل ذلك الأب أتتذكره؟
    Eğer bir manastırın kutsal kuralı yok edilirse... böylesine kusursuz bir rahibenin davranışları incelenerek yeniden düzene sokulabilir derler. Open Subtitles يقولون لو أنّ التعاليم المُقدّسة للدير دُمّرَت .. يمكنها أن تُستعاد بدراسة طباع راهبة مثاليّة.
    Nasıl olduğunu hissetmek ister miydin? Belki de bir rahibenin seni bağlamasını isterdin. Open Subtitles لترى كيفَ يشعر ذلك ربما تريد من راهبة بأن تربطك
    Çok gergindim ve bir rahibenin çorba kasesine düşmüştüm. Open Subtitles لقد كنت عصبى ,وأسقطت طبق الشوربة على راهبة
    Şimdi o sürtük rahibenin yanına git de sönen egonu şişirsin, ne dersin? Open Subtitles لما لا تذهب أنت لعند راهبتك العاهرة وتجعلها تُسكّن غروركَ الزائد
    Yaşlı rahibe hasta rahibenin yalancının teki olduğunu düşünüyor. Open Subtitles و الراهبة العجوز تظن أن المريضة كاذبة كبيرة
    Neyse, rahatsızlanan rahibenin, Kanada'da geri zekâlılara özel bir evde çalıştığını öğrendim. Open Subtitles على أيّة حال، علمت أن تلك الراهبة التى سقطت مريضة تعيش فى كندا وتدير ملجأ للمعاقين
    Kevin Carpenter bana rahibenin ölümü üzerine bahse girdiğinizi söyledi. Open Subtitles جلبت كيفين كاربنتر انتباهي ان كنت تراهن على ما إذا كانت أو لم تكن الراهبة الميتة.
    Tıpkı köpekler tarafından yenmek gibi, veyasınıfta yaramazlık yaptığında rahibenin parmaklarına vurması gibi. Open Subtitles كأن يتم إلتهامك من الكلاب أو يتم إقتلاع مفاصلك من الراهبة بسبب الشغب في القسم
    rahibenin seni götürmesine izin vermemeliydik. Open Subtitles لم يكن يجدر علينا أن نترك الراهبة أن تأخذك بعيداً.
    Şu senin çok sevdiğin rahibenin, onun için planları varmış. Open Subtitles هذه الراهبة التى تُحبها كثيراً قالت أنها تود رؤيتك
    Diğer rahibeler öylece bakarken, genç rahibenin odasına gidip, kapısını çalmış. Open Subtitles عندئذ ذهبت و طرقت باب الراهبة الصغيرة بينما بقية الراهبات ....... يشاهدن
    Herhalde annesini bir rahibenin öldürdüğünü, bir papaza söylemekten utandı. Open Subtitles أعتقد أنه كان سيكون محرجاً لها أن تخبر قسيساً أن راهبة قتلت أمها
    Bir keresinde bir rahibenin üstünü aramıştım, iki hafta kurdeşen döktüm. Open Subtitles فتّشتُ راهبة ذات مرّة فأصبتُ بالإسهال لأسبوعين
    Şu mekanın kapısı bir rahibenin bekâret kemerinden daha sıkı kilitlenmiş. Open Subtitles الباب في تلك الغرفة أشدّ إحكاماً من حزام عفّة راهبة
    rahibenin biri İsa'nın lekelenmiş kanını içerken rahatsızlandı. Open Subtitles ثمة راهبة سقطت مريضة وهى تحتسى نخب دماء المسيح الفاسدة
    Kalbinde bir cerrahi aletle başlıyor ve bir rahibenin içindeki bir cerrahi aletle bitiyor. Open Subtitles تبدأ بأداة جراحية في قلبك و تنتهي بأداة جراح في راهبة
    Ama işler bitince, paran bir rahibenin yaşamından daha temiz olacak. Open Subtitles لكن نهاية الأعمال، ستعمل أموالك تكون أكثر نظافة من التاريخ متصفح راهبة.
    Şeytan Briarcliff'te, en sevdiğin genç rahibenin içinde yaşıyor. Open Subtitles "الشيطان الذي يعيش في مصحّة "برايركليف هو راهبتك الصغيرة المفضلة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus