Ulaşabildiğin herkese söyle, duydun mu? Baş rahibin avlusuna gelsinler. | Open Subtitles | اجمع كل من تستطيع و اذهب به الي ساحة الكاهن |
rahibin dediğine göre 10 bin dolara bize yardım edebilirmişsin. | Open Subtitles | لقد قال الكاهن بأنك تستطيع مساعدتنا نظير عشرة آلاف دولار |
Lütfen, hepiniz, rahibin dediğini duydunuz bizi makine dairesine çıkaracak. | Open Subtitles | سمعتم ما قاله القس سيأخذنا نحو غرفة المحركات |
Ama rahiplik çok sıkıntılıdır. Bir rahibin karısı ise daha beter! | Open Subtitles | ولكنّ القسيس يكون رجل كئيب كما أن زوجته ستكون أسوأ منه |
Bir rahibin iki yüz bin dolarının olacağını nereden çıkarttık ki? | Open Subtitles | كيف , كيف كنا نعتقد ان قسيس لديه 200000 دولار نقدا |
Buradasın öyleyse beraber çalışabiliriz! Bu bir rahibin işi değil. | Open Subtitles | أنت هنا لكي نعمل معاً ، ذلك ليس عمل كاهن |
rahibin eli İncil'i gösterir, gösterdiği yerde yazan: | Open Subtitles | :أشار الراهب بيده إلى الإنجيل و الذي مكتوب فيه |
Buradaki gibi - rahibin yılda iki kez geldiği küçük bir kilise değil, büyük. | Open Subtitles | كنيسة صغيرة الكاهن يأتى مرتين فى السنة .. بلدة كبيرة |
İyice düşündüm. Bu yüzden rahibin gelmesini bekliyorum. | Open Subtitles | لقد فكرت بالأمر و لهذا فأنا بانتظار الكاهن حتى يعود |
Bu aziz rahibin bedenini bir araç gibi kullanarak. | Open Subtitles | باستخدام جسد هذا القديس الكاهن كوسيلة لـ .. حسناً أنت تعرف أعمالي |
Heralde rahibin neler yaptığını öğrenmişler. | Open Subtitles | من المحتمل انهم إكتشفو ما كان الكاهن يفعل |
rahibin yanına vardıklarında Bebe, adamın boynunun arkasından kırışık derisini oynatmaya çalışmasına rağmen sonuç belliydi | Open Subtitles | حسناً فورا ما وصلا إلى القس و الموسيقى تصاعدت بشكل لطيف على الرغم من المحاولات البائسه من بيبي لتحريك من ملامحه عن طريق |
O kadar gergindik ki, rahibin dediklerini yapmak bile zor olmuştu. | Open Subtitles | لقد كنا قلقون للغايه ، لقد كان وقت عصيب لنفعل ما امرنا به القس |
Hayır hayır hayır, olduğun yerde kal. rahibin senin fikirlerine ihtiyacı olabilir. | Open Subtitles | كلا ، إجلس القس قد يحتاج إلى بعض النصائح منك |
3'ü İspanya'dayken Santiago de Compostela'daki ayin, rahibin ölümü nedeniyle iptal edilmiş. | Open Subtitles | في اسبانيا المراسم في سانتياغو دي كومبوستيلا الغيت عندما مات القسيس هناك |
rahibin dövüşebileceğini zannetmiştim ama o korkak tavuğun teki. | Open Subtitles | ظننت أن القسيس يجيد القتال تبين أنه جبان |
Bir rahibin iki yüz bin dolarının olacağını nereden çıkarttık ki? | Open Subtitles | كيف , كيف كنا نعتقد ان قسيس لديه 200000 دولار نقدا |
30 yıl önce annem ve babam bir rahibin önündeydi... ve aynen bizim dediklerimizi dediler. | Open Subtitles | قبل 30 سنة أبي وأمي وقفوا أمام كاهن وقالوا نفس الكلمات التي قلنها وأنظري إليهم |
Müzik güzeldi. Şükür ki rahibin adresi kolaydı. | Open Subtitles | لقد كانت الموسيقى جميلة ومشكورا كانت كلمات الراهب قصيرة |
Senin söylediğin, katolik bir rahibin benim gizli sevgilime karşı... duygular beslemesi karşısında duyarlı davranmam gerektiği mi? | Open Subtitles | أتقول انه كان علي أن أشعر بإمكانية إنجذاب قس كاثوليكي لعشيقتي |
Kendimi Tanrı'ya kavuşan coşkulu bir rahibin kollarında hissediyorum. | Open Subtitles | أشعر في بعض الأحيان أني متعلقة ب راهب ملتزم جدا في خدمة الله |
O kızı bir rahibin bozması gerekiyordu. | Open Subtitles | -دينو" " حتّى لو كان قسّاً لدنّس هذه الفتاة |
Bir yerlerde yeni okudum onun bir rahibin oğlu olduğunu biliyor muydun? | Open Subtitles | قرأت للتو مقالاً عنه هل تعلم بأنه كان ابناً لكاهن ؟ |
Beni bu yeteneklere sahip düzinelerce rahibin galakside gezmesi de endişelendiriyor. | Open Subtitles | وجود عشرات الرهبان بقدرات كهذه.. في المجرة الآن يقلقني أيضاً |
- Boş ver onu. Bir şey çıktı. Hollywood, Wilcox Sokağı'ndaki bir rahibin evine gitmen gerek. | Open Subtitles | لقد استجد شيء ما، أريدك أن تذهبي لمنزل أحد القساوسة |
Ölen rahibin üstünde gördüğümüz ketçap kadar bile kutsal olamazlar. | Open Subtitles | هم لا قسّ أو مقدّس أكثر من ذلك صلصة رأينا على الواعظ المقتول. |
Carmelo Patane, yaşlı rahibin vaftiz oğlu. | Open Subtitles | كارميلو باتاني إبن بالمعمودية للكاهن العجوز |