Çünkü Nasra randevu almak için bizi arayamıyor. | TED | لأن ناصرة لا يمكنها الاتصال لحجز موعد. |
5'ten sonra randevu almak için arayabilirsiniz. | Open Subtitles | أعد الاتصال بعد الخامسة لحجز موعد |
- Öğleden sonra randevu almak için ofisimi aradı. | Open Subtitles | لقد إتصل بمكتبي لحجز موعد بظهر اليوم. |
randevu almak için her zaman arayabilirsiniz. | Open Subtitles | أنت تعرف لماذا؟ يمكنك استدعاء دائما لتحديد موعد. |
randevu almak için lütfen mesai saatleri içerisinde ofisimden irtibata geçin. | Open Subtitles | الرجاء الإتصال بمكتبي خلال ساعات العمل العاديّة، لتحديد موعد |
Görünüşe göre Bayan Mason randevu almak için bu ofisi ilk defa 15 Şubat'ta, Sevgililer Günü'nün ertesi günü aramış. | Open Subtitles | يبدو أنّ السيّدة ميسون اتصلت أوّل مرّة... لتحديد موعد في 15 فبراير، بعد يوم من عيد الحب. |
randevu almak için Önceden arayacağını hiç sanmıyorum. | Open Subtitles | إنه لن يتصل لتحديد موعد |
randevu almak için zamanım yoktu. | Open Subtitles | ) لم يكن لدي وقت لتحديد موعد |