Yani, herkesin önünde, kadınsılığı reddederek rolünü oynuyordu, değil mi? | TED | أترون، علنًا، كان يلعبُ دوره فقط، برفضه الأنوثة، أليس صحيحًا؟ |
Önceki akşam, Mübarek istifa etmeyi reddederek kalabalığı çileden çıkarttı. | Open Subtitles | في الليلة الماضي مبارك زاد من احتقان الشعب المصري برفضه الإستقالة. |
Bir birey olmayı reddederek, Eichmann o tek ve en belirleyici insani özellikten vazgeçmişti. | Open Subtitles | وفي مايتعلق برفضه أن يكون إنساناً ايخمان) تنازل بشكل كامل) عن هذه الصفة المميّزة للإنسان |
NSA ve Argus'tan gelen teklifleri reddederek NASA'ya katılmış, gündüzleri astronotluk yapıyor akşamlarıysa gizlice Houston halkını koruyor, hem de, şunu dinle kanunsuz ninja olarak. | Open Subtitles | للالتحاق بوكالة الفضاء الحكوميّة لتعمل رائدة فضاء نهارًا وليلًا تحمي سرًا مواطني (هيوستن) بصفتها مقتصّة نينجا. |
NSA ve Argus'tan gelen teklifleri reddederek NASA'ya katılmış, gündüzleri astronotluk yapıyor akşamlarıysa gizlice Houston halkını koruyor, hem de, şunu dinle kanunsuz ninja olarak. | Open Subtitles | {\pos(190,220)}للالتحاق بوكالة الفضاء الحكوميّة لتعمل رائدة فضاء نهارًا {\pos(190,230)}(وليلًا تحمي سرًا مواطني (هيوستن بصفتها مقتصّة نينجا. |