"reddettiğinde" - Traduction Turc en Arabe

    • رفضتك
        
    • برفض
        
    • عندما رفضت
        
    • ترفض
        
    Yani, seni ilk seferinde reddettiğinde, yani, oran ikiye katladı. Open Subtitles اعنى انها عندما رفضتك اول مرة هم تضاعفوا
    Seni tekrar reddettiğinde kendine hakim olamadın. Open Subtitles وعندما رفضتك مجددا يديك قاموا بالفعل
    Müşteri ürünü reddettiğinde zaman ki bu onun şirketinde alışılmıştı, müşteri ne istediğini bilmemekle itham edilirdi. TED عندما يرغب زبونٌ ما برفض منتج، فإنّه من الشائع في شركته أن يدّعوا أن الزبون لم يكن يعرف تماماً ما الذي طلبوه.
    Biliyorsun, çoğu insan işi kabul ettiğinde kutlama yapar, reddettiğinde değil. Open Subtitles معظم الناس يحتفلون بالحصول على عرض وظيفي لا برفض العرض كما تعلمين
    Ve kadın reddettiğinde veya işler ters gittiğinde, onu öldürdü. Open Subtitles و عندما رفضت, او سار اى شئ مسارا خاطئا قام بقتلها
    Bak işte anne kedi yavru kediyi yalamayı reddettiğinde bu oluyor. Open Subtitles ترى , هذا ما يحدث عندما ترفض أمهات القطط لعق أطفالهن
    James, her yıl Katie, Michelle ve Josh'u reddettiğinde... Open Subtitles عندما يقوم جايمس برفض كل من كايتي , ميشيل و جوش كل سنة
    Ama kadın onu reddettiğinde hanete uğramış hissedecek ve hıncını kadından çıkaracak. Open Subtitles و لكن فيما أذا .. أو قامت برفض ميوله العاطفية فسوف يشعر بالخيانة من قبل الحب
    Dik kafalı tezgâhtar sadakat kartıma iki delik açmayı reddettiğinde sabırsızlıkla Cello Shell-o'mu bekliyordum kuruyunca nefis bir kabuğa dönüşen sıvı çikolatalı sos. Open Subtitles كنتُ أتطلّع حقاً لتناول "إتشالو شيلو"، زينة شوكولاته سائلة يتمّ تجفيفها على غلاف قطعة حلوى صلبة لذيذة، عندما قام المُوظف العنيد برفض إعطائي طلبيّتين على بطاقة الزبون الدائم خاصّتي.
    Dün fethedilmeyi reddettiğinde bunu oldukça açık bir şekilde ifade etmiştin. Open Subtitles لقد أوضحت الأمر البارحة عندما رفضت أن نفعل أي شيء
    Hatta bana sadakât yemini etmeyi reddettiğinde bile sana kalacak yer ve koruma bahşetmeye devam ettim. Open Subtitles حتى عندما رفضت أن تتعهد بولائك لي ضمنت لك مكان وحمايه
    Ekim Devrimi serbest aşkı reddettiğinde mahvoldu. Özgürlük savaşı! Open Subtitles دمرت ثورة أكتوبر عندما رفضت حرية الحب.
    Artırılmış gerçeklikle birlikte, kurumlar yapmayı reddettiğinde, baskı görenlerin anlatılarını vurgulamak için bizler gücü elimizde tutuyoruz. TED بالواقع المعزز، نحنُ الشعب لدينا القوة لتسليط الضوء على قصص المظلومين عندما ترفض المؤسسات القيام بذلك.
    Bir kız vücudunu reddettiğinde tek evini reddediyor ve görünmezlik ve güvensizlik, onun sağlam olmayan temeli hâline geliyor. TED عندما ترفض الفتاة جسدها. فإنها ترفض بيتها الوحيد. والغموض والخوف يصبحان مؤسستها الهشة.
    Vücudu bu kanı reddettiğinde, ki edecektir özrün destansı olsa iyi olur. Open Subtitles حين ترفض دمائها كيس الدماء، وهذا ما سيحدث، فيجدر أن يكون اعتذاركَ ملحميًّا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus