Bunun ne kadar önemli olduğunu biliyorum, fakat risklerini de düşünmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | أعلم كم مهم هذا الأمر, و لكن المخاطر معتبرة. |
Her çalışan bu maddenin risklerini biliyordu ve kendi iradeleriyle feragat imzaladılar bunu mahkemede kanıtlayabiliriz. | Open Subtitles | كل موظف عرف المخاطر ، وإقتسموا المادة بنفسهم ووقعوا على تنازل وهذا يمكن أن نبرزه في المحكمة |
Bunun risklerini biliyor muyuz ki delice planlar yapıyoruz? | Open Subtitles | هل نحن نعلم المخاطر من فعل ذلك ، قبل أن نحاول أي خطط حمقاء؟ |
Muhabir: ...savaş alanı yardımcıları savaş risklerini düşürmekte yardımcı oluyorlar. | TED | المذيع: العاملين في حقل المعركة يساعدون في تخفيف مخاطر المكافحة. |
Milyonlarcamız piyasa risklerini yönetmede hiç de iyi değil. | TED | الملايين منا ليسوا على ذلك القدر من حسن إدارة مخاطر السوق. |
Burası tehlikeli bir yer. Buradan hemen ayrılmak zorundayız. Eğer yapımcıyı oynamaya başlayacaksan, sigorta risklerini göz önüne almalısın. | Open Subtitles | اذا اردت ان تلعب دور المنتج فكر بمخاطر التأمين ما خطبكم؟ |
Yani bu kararımı, işin risklerini ve neden yapmak istediğimi uzun uzun düşünmeye vaktim oldu. | Open Subtitles | لذا حظيت بالوقت اللازم للتفكير بشأن ذلك وبشأن المخاطر وسبب رغبتي بعلها والذي لم أقله لكِ بعد |
Hepimiz oyunu ve risklerini biliyoruz. | Open Subtitles | جميعنا يعرف اللعبة، وجميعنا يتقبّل المخاطر. |
Hepimiz oyunu ve risklerini biliyoruz. | Open Subtitles | جميعنا يعرف اللعبة، وجميعنا يتقبّل المخاطر. |
Küçük risklerini sormuyoruz. Büyük, çirkin, korkutucu riskleri neler? | Open Subtitles | لا نريد المخاطر الصغيرة، المخاطر الكبيرة، البشعة المخيفة. |
Bir şey yapmamanın da risklerini hesapla. | Open Subtitles | حسنٌ, حساب المخاطر هو ان لا تفعلي اي شئ. |
Kardeşlerinle birlikte oluşturduğun güvenlik risklerini belirlemek için. | Open Subtitles | لتقييم المخاطر الأمنية التي تشكليها أنتِ وأخواتكِ |
Şu andan ebediyete kadar aldığımız tüm kararların risklerini belirtmek istiyorum. - Sen kimsin be? | Open Subtitles | سأقوم بشرح المخاطر المتعلقه بجميع قراراتنا من الان و للأبد |
Kardeşlerinle birlikte oluşturduğun güvenlik risklerini belirlemek için. | Open Subtitles | لتقييم المخاطر الأمنية التي تشكليها أنتِ وأخواتكِ |
Geri kalan iyonlaştırıcı kısma maruziyetlerimiz ise genellikle azdır. Evinizi radon için test ettirmek ve güneş kremi sürmek gibi seçimler radyasyona bağlı sağlık risklerini azaltmaya yardımcı olabilir. | TED | ومن أجل باقي الإشعاعات التي تعتبر مؤيّنة تعرّضنا لها عادةً قليل، وبعض الخيارات مثل فحص كميّة غاز الرادون في منزلك ووضع واقي شمسي يساعدنا في إنقاص المخاطر الصحيّة المرتبطة بها. |
İşte bu yüzden! - Bu işin risklerini biliyordu. | Open Subtitles | لقد عرف المخاطر التي يُدخل نفسه فيها. |
Hamileliğin ve zührevi hastalıkların hakiki risklerini anlamak... | Open Subtitles | فهم المخاطر الحقيقية للحمل والأمراض التناسلية هي... |
Elinde bu filtre kağıtlardan en az bir tane olan herkes bizim bu tür aktivitelerin riski ile ilgili temel sağlık eğitimimizden geçmiştir, bizim açımızdan, büyük ihtimalle bu, onlara kendi risklerini azaltma imkanı sağlıyor ve sonra tabi ki ailelerinin riskini, köylerinin, ülkelerinin ve dünyanın riskini. | TED | كل شخص لديه واحدة من أوراق الترشيح تلك خضع على الأقل، كحد أدنى، للتعليم الصحي الأساسي الخاص بنا إزاء المخاطر المرتبطة بهذه الأنشطة، وهو ما يفترض، من وجهة نظرنا، أن يعطيهم القدرة على تقليل المخاطر المحيطة بهم، ومن ثم بالتأكيد تقليل المخاطر لعائلاتهم، والقرية، والبلد، والعالم. |
Örneğin, araştırmalara göre, birine intiharla ilgili soru sormak intihar etme risklerini azaltır. | TED | مثلاً، الأبحاث وضحت أن السؤال عن التفكير في الإنتحار بالفعل قلل من مخاطر الإنتحار. |
Belki de gelecekte yüksek tansiyon ya da kalp krizi risklerini de görebilirim. | TED | وربما في المستقبل، معرفة مخاطر تعرضهما إلى نوبة قلبية أو ارتفاع في ضغط الدم لديهما. |
Doktor Yang, ameliyatın risklerini son kez anlatabilir misiniz? | Open Subtitles | د(يانغ)، هل يمكنك إخبارنا بمخاطر الجراحة مرة أخيرة؟ |