Bu işin tek sorumlusu, dört kişiyi öldürüp suçu Rockwell'in üzerine yıkan şerefsiz. | Open Subtitles | الشخص الوحيد المسؤول هو غير شرعي الذين قتلوا هؤلاء الأربعة الرجال ومؤطرة روكويل. |
Frank her zaman maceracıydı -- O, Norman Rockwell'in resimlerinden çıkmış gibi görünür. Pişmanlıktan da hoşlanmaz. | TED | فرانك لطالما كان مغامراً يبدو كأنه من لوحات نورمان روكويل ولايحب الندم |
Rockwell'in 2.5 mil açığında teması kaybetti. | Open Subtitles | فقد الإتصال معه مع 2.5 ميل خارج ساحل روكويل. |
Jordan Rockwell'in alkollü araba kullandığından şüphelenince, hastane de toksikolojik inceleme yapmış. | Open Subtitles | اشتبهوا أن چوردان روكويل كان تحت تأثير شيء ما لذلك أجرت المستشفى اختبارًا لتسمم الدم |
Peder Nabors, Batı Virginia'da Alex Rockwell'in yaşadığı yerdeki cemaate atanmış. | Open Subtitles | الكاهن، الأب نابورس، تم تعيين إلى الرعية في ولاية فرجينيا الغربية حيث عاش اليكس روكويل. |
Belki Connor, Rockwell'in milleti kesip yaktığını öğrendi. | Open Subtitles | ربما وجدت كونور من أن روكويل كان، اه، التقطيع وحرق الناس. |
Tamam, Alex Rockwell'in her iki omzunda da tedavi edilmemiş... | Open Subtitles | حسنا، أليكس روكويل كان غير المعالجة الكفة إصابات في كلا الكتفين. |
Alex Rockwell'in röntgen filmlerine gömülmüş olarak buldum onu... | Open Subtitles | لقد وجدت لها مثل هذا الانكباب على الأشعة السينية اليكس روكويل. |
Dava sırasında Rockwell'in avukatı Thomas Saltz için makul şüphe yaratmaya çalıştı. | Open Subtitles | نظرة، أثناء المحاكمة، المحامي روكويل حاول حشد مجالا للشك قبل توجيه أصابع الاتهام في توماس سالتز. |
Umarım, çünkü bunun sebebi, Rockwell'in maktulü keserken elinin kayması olabilir. | Open Subtitles | آمل، لأن هذا يمكن أن مجرد أن تكون اليد روكويل الانزلاق عندما كان نحت حتى ضحيته. |
Rockwell'in masumiyetinden kesin emin değiliz. | Open Subtitles | حسنا، نحن لا نعرف بالتأكيد أن روكويل بريء. |
Ama korkum, çözdüğümüz zaman Rockwell'in ölmüş olacağı. | Open Subtitles | لكن خوفي هو أنه عندما نقوم به، و روكويل سوف بالفعل يكون قد مات. |
Bana Rockwell'in Nabors, Freeman ya da Widmer'ı öldürmediğinin kanıtını getirin. | Open Subtitles | تزويدي دليل أن روكويل لم يقتل نابورس، فريمان أو يدمر، |
Leonard Barnes ve Rockwell'in hayatındaki herhangi biri arasındaki bağlantıyı arıyordum. | Open Subtitles | رقم لقد كنت تبحث ل الرابط بين ليونارد بارنز وغيرهم في الحياة روكويل. |
Rockwell'in hayatındaki başka biriyle var. | Open Subtitles | عليها أن تفعل مع شخص آخر في الحياة روكويل. |
Gerçekten Bay Rockwell'in senin o fare dudaklarını öpmeye çalıştığını mı düşündün? | Open Subtitles | هل تعتقد حقا أن السيد روكويل كان يحاول الشفاه تقبيل الفئران الخاص بك قليلا؟ |
Hardison, Rockwell'in filmin negatifleri üzerinde oynama olasılığı var mı? | Open Subtitles | (هارديسون)، أهناك أيّ وسيلة تمكّن (روكويل) من التلاعب بمسودّات الصور؟ |
Bunlar Alex Rockwell'in humerus başı ve kürekkemikleri. | Open Subtitles | هذه هي رؤساء عضدي اليكس روكويل وscapulas. |
Alex Rockwell'in rotator manşon sorunu. | Open Subtitles | إصابات الكفة المدورة اليكس روكويل. |
Sizin gibi ben de Alex Rockwell'in masum olduğuna inanıyorum. | Open Subtitles | مثلك، وأعتقد أن اليكس روكويل بريء. |