Birçok yerinden kanlar akan önünde sevinçli Romalıların yıkandığı heykelin senin yüce Roma'ya, yepyeni, diriltici bir kan getireceğine alamettir. | Open Subtitles | تمثالك الذي تنبثق منه الدماء من صنابير عديدة ليغتسل بها الرومان الباسمون تدل على أن، روما العظيمة ستتخضب بدماء مجدّدة، |
Sizin kutsal yerleriniz, Romalıların yerle bir ettiği yahudi tapınaklarının üzerine kurulu. | Open Subtitles | ماذا تكون القدس؟ أماكنكم المقدسة تقبع فوق الهيكل اليهودى الذى هدمه الرومان |
İnsanlar Romalıların inşa ettiği tapınak fonundan para almamıza öfkeli. | Open Subtitles | الشعب غاضب من استغلال الرومان لأموال المعبد ليبنو بها القناة |
Hepsinin dileği de senin kendini bütün Romalıların seni bildiği gibi bilmen. | Open Subtitles | وكل واحد منهم يرغب أن يكون هذا ما تراه في نفسك كما يراك كل روماني نبيل |
Belki de Romalıların bu pikniğine katılsak iyi olur. | Open Subtitles | ربما يجب علينا أن نشارك في هذه الرحلة الرومانية |
Bu zafer Romalıların, Britanya Halkına bir hediyesi olacak. | Open Subtitles | هذه الغزوة هدية من الشعب الروماني إلى سكان بريطانيا الأصليين |
Romalıların Konstantinopol'ünü, yani modern İstanbul'u çevreler. | TED | والتي أحاطت مدينة اسطنبول الحديثة والتي يدعوها الرومان: القسطنطينية |
Romalıların kurduğu imparatorluğun ne zaman ne de mekân anlamında sonu var. | TED | صنع الرومان امبراطورية بدون نهاية في الزمن والمكان. |
Yaşı, asilzade aile soyu ve sağlıklı görüntüsü, Romalıların gözünde onu tanrıça Vesta'ya hizmet edecek en iyi aday hâline getirmişti. | TED | عمرها ونسب عائلتها النبيل وصحتها الجيدة الواضحة يجعل منها المرشحة الأفضل لخدمة الإلهة فيستا في أعين الرومان. |
Mesajdan Romalıların topraklarına yaklaştığını öğreniyor. | TED | تدرك كاما من الرسالة أن الرومان يقتربون من أرضهم |
Romalıların arasında uzun yıllardır süren dedikodular var. | Open Subtitles | لسنوات كثيرة جداً الكلمات شوشت عقول الرومان. |
Bu söylentiyi yayanlar Romalıların ta kendisi. | Open Subtitles | انهم الرومان أنفسهم الذين نشروا هذه الشائعات. |
Josephus ise ondan 50 yıl sonra yazdı ve Romalıların Kudüs'ü yıkışını izledi. | Open Subtitles | أما جوزيف فكانت كتاباته بعد ذلك بحوالى خمسون عاما و كان شاهدا على التدمير الذى حاق بالقدس بواسطة الرومان |
Josephus ise ondan 50 yıl sonra yazdı ve Romalıların Kudüs'ü yıkışını izledi. | Open Subtitles | أما جوزيف فكانت كتاباته بعد ذلك بحوالى خمسون عاما و كان شاهدا على التدمير الذى حاق بالقدس بواسطة الرومان |
Tabii, soylu olduğunuzu düşünmek Romalıların gururunu okşuyor. | Open Subtitles | بالطبع , إنه مما يسعد تفاهة الرومان أن يظنوا أنك نبيل |
Kabul edelim ki onun bebeği olamaz rahmi olmadığından, ki bu kimsenin suçu değil, Romalıların bile. | Open Subtitles | لأنه ليس لديه رحم, وهذه ليست غلطة أحد ولا حتى الرومان |
Evet, sukemeri ve sıhhi tesisat Romalıların yaptığı iki şey. | Open Subtitles | حسنا, القناه و المصارف الصحيه أمران قام بهما الرومان |
Romalıların arkamızdan komplo kurup daha büyük zarar vermelerini istemiyorum. | Open Subtitles | فلا اريد أي روماني واقف على قديمه أو يبحث عن أذى أكبر |
Haritanın açıklayıcı bilgileri Volubilis'te, Fas'taki Romalıların... | Open Subtitles | دون مفاتيح الشفرة المطلوبة لحلها مفاتيح شفرة الخريطة توجد في فولوبيليس قرب الأطلال الرومانية في المغرب |
Romalıların tanrılarına gönderdikleri mesajlar. | Open Subtitles | شاهدْ؟ هم رسائلَ مِنْ الروماني المواطنون إلى آلهتِهم. |
Romalıların orada iyi yaşaması için nasıl uğraşıyoruz. | Open Subtitles | لكن فكر كيف نجعل ممكنا اصدقائك الرائعين في روما ليمتعوا انفسهم |
Romalıların gemisinden birkaç testiye el koyduk. | Open Subtitles | -حصلنا على الكثير من القوارير من سفينة رومانية |
Kalenin Romalıların binalarının üzerine kurulduğunu biliyoruz... ama geriye bir şey kalmadığını düşünüyorduk. | Open Subtitles | دائما نعرف أن القلعة بُنيت على الأنقاض الرومانيّة ولكنّنا لم نعرف أنه تبقى شىء |
Elimdeki bıçaktan Romalıların kanı damlarken yanı başında durabilirim. | Open Subtitles | أريد الوقوف بجانبك ممسكة النصل، مقاتلة للرومان. |
Sonunda, Romalıların marifetinden veya güçlerinden degil, | Open Subtitles | في النهاية، تم كسر الحصار، ليس لبراعة الرّومان أو قوّتهم، |