"söylediğim şeyi" - Traduction Turc en Arabe

• ما أخبرتك به
• كما أقول
• ما أمرتُكَ به
• ما قلت لك
• ما طلبته
• ما قلت إنني
• ما أخبرك به
• الشيء الذي اخبرته
• بما أقوله

Bugün sana yatakta söylediğim şeyi hatırla .
تذكّر ما أخبرتك به هذا الصباح ونحن في السرير

Sana yogada söylediğim şeyi, Paul'a söyleyemedim.
إسمعي، أنا لم أخبر بول ما أخبرتك به في حصة اليوغا

Tutanağı boş verin ve size söylediğim şeyi yapın. O kadar. Derhal serbest bırakın.
إنس أمر الحجز وفقط كما أقول

söylediğim şeyi yap, Ben.
افعل ما أمرتُكَ به يا (بن)

Evet, para hakkında söylediğim şeyi hatırlıyor musun?
ـ أجل ـ هل تتذكّر ما قلت لك عن المال؟ ـ أجل

- Durum şu sizden istediğim şeyi vereceksiniz. Size verdiğim süre içinde hazır edeceksiniz yoksa oturup, yapacağımı söylediğim şeyi yapmamı izlersiniz.
إليك ما ستفعله ستحضر لي ما طلبته لقد كان لديك متسع من الوقت أعطيتك إياه

El Toro söylediğim şeyi yapmazsam kızmayacak mı?
ألن يغضب "إل تورو" حين لا أفعل ما قلت إنني سأفعله؟

Şu sıralarda söylediğim şeyi doğrulayan bir faks almanız lazım.
هذا صحيح، لابد وأنك ستتلقى فاكس في أي لحظة الآن لتأكيد ما أخبرك به

Justin'e söylediğim şeyi söyleyeceğim sana da.
سأخبرك بنفس الشيء الذي اخبرته جاستن, حسناً?

Çünkü size de öğrencilerime söylediğim şeyi söyleyeceğim.
بما أنني سأخبرك بما أقوله لتلاميذي

Sabır hakkında söylediğim şeyi hatırlıyor musun?
هل تذكر ما أخبرتك به بشأن الصبر؟

Evet, para hakkında söylediğim şeyi hatırlıyor musun?
وهل تذكر ما أخبرتك به بشأن المال؟ أجل

Sana söylediğim şeyi yapsaydın böyle olmazdı.
لن يحدث هذا إذا فعلت ما أخبرتك به

söylediğim şeyi unutma, dostum. Kendine saklayacaksın.
تذكر ما أخبرتك به, يجب تبقى متماسكاً

söylediğim şeyi harfi harfiyen yaz.
أكتب بالضبط كما أقول

söylediğim şeyi yapacaksın.
سوف تفعل كما أقول لك.

- söylediğim şeyi yap Ben.
-افعل ما أمرتُكَ به يا (بن )

Sabır hakkında söylediğim şeyi hatırlıyor musun?
ـ هل تتذكّر ما قلت لك عن الصبر؟

Sana önceden söylediğim şeyi.
ما قلت لك من قبل.

söylediğim şeyi yapacak mısın?
هل فعلتِ ما طلبته ؟

Bruno, söylediğim şeyi yaptın mı?
برونو، هل فعلت ما طلبته منك ؟

söylediğim şeyi yapıyordum. Seni dışarı çıkarıyorum.
أفعل ما قلت إنني سأفعله سأخرجك

Sana söylediğim şeyi yapmalısın.
ما أخبرك به يجب أن تفعله.

Yardım etmeyi istemen çok hoş ama sana bekâretimi kaybettiğim kıza söylediğim şeyi söyleyeceğim.
اعتقد انه لطيف كونك تريد مساعدتي, لكني سأخبرك بنفس الشيء الذي اخبرته للفتاة التي خسرت عذريتي معها...

Ona her zaman söylediğim şeyi söyledim.
أخبرتُها بما أقوله لها دائماً