Ama ona bunu hayaletin yaptırdığını söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | لكني ظننتك قلت أن الأشباح جعلتها تفعل ذلك |
çünkü kasabaya ilk geldiğinde, kimseyle görüşmediğini söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | عندما أتيتي ظننتك قلت أنك لا تخرجين مع أحد |
Yemekten sonra geleceğinizi söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | ظننتكِ ... ظننتكِ قلتِ بأنكِ لن تحضريها إلى مابعد العشاء. |
Tulsa'nın üc saatlik ucus mesafesinde olduğunu söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | فكرت قلت كان تولسا مثل رحلة لمدة ثلاث ساعات؟ |
Onu yıllardır görmediğini söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | ولكن أعتقد أنك قلت وقال انه لم أره منذ سنوات. |
Ne yaptığını umursamadığı söylediğini sanıyordum. Kıskanmıyorum, umursamıyorum. | Open Subtitles | إعتقدتُ بأنّك قُلتَ لا هَممتَ ما هو عَمِلَ. |
Bu yerin satılık olduğunu söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | خلتكَ قلتَ بأنّ هذا المنزل لازال معروضاً للبيع |
Kararın bize ait olduğunu söylediğini sanıyordum, anne. | Open Subtitles | لا ، تعلمين فكرت .. أمي ظننت أنك قلت بأن لدينا الخيار |
Şansa ihtiyacım olmayan bir tip olduğumu söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقد انك قلت انني من النوع الذي لا يحتاج الحظ |
Bir saniye, otel işlerinin ertelendiğini söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | انتظر اعتقدت أنك قلت أن مشروع الفنادق سيتأخر |
Onu ilk gördüğünde çarpıldığını söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدت بأنك قلت بأنها اعجبتك عند رؤيتك لها لأول مرة |
Bizi oraya götürebilecek kadar parlak bir şeylerden olduğunu söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | ظننتك قلت أن هناك ما يكفي من المادة البراقة لإرجاعنا |
Yukarı çıkacağımızı söylediğini sanıyordum. Kim bu amına... | Open Subtitles | ظننتك قلت أنّنا ذاهبون للطابق العلوي، من هم .. |
Sadece onun için artık bir şey hissetmediğini söylediğini sanıyordum, ve henüz bir çocuğu olmuştu. | Open Subtitles | ظننتك قلت لم تعد تكن أي مشاعر لها بعد الآن وأن عندها طفل |
Çıkamayacağını söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | ظننتكِ قلتِ أنّه لا يستطيع فعل ذلك |
Peg, burada önemli bir şey olmadığını söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | فكرت قلت كان هناك شيء مهم هنا. |
Burada telefonun çekmediğini söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | أعتقد أنك قلت بأن الإشارة لا تصل لهنا |
Yüz yapamayacağını söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | إعتقدتُ بأنّك قُلتَ أنت لا تَستطيعين تكوين وجه |
Tapınağa gittiğimizi söylediğini sanıyordum ahbap. | Open Subtitles | خلتكَ قلتَ أننا متّجهون نحو المعبد يا صاح؟ |
Siz çocukların dün gece içtiğinizi söylediğini sanıyordum ? | Open Subtitles | ظننت أنك قلت انكم ذاهبوا للمشروبات معا الليلة الماضية؟ |
Kuzeninin, kızarkadaşının yanına taşındığını söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت قلت أن ابن عمك سينتقل للعيش مع فتاتك |
İşlerin çok karmaşık olduğunu söylediğini sanıyordum. Senin bir polis benimse muhabir olmam... | Open Subtitles | ظننتُكَ قلتَ بأنّ هذه العلاقة معقّدة جدّاً، كونكَ شرطيّاً وكوني صحفيّة |
CIA'e vazgeçmesini söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | حسبتك قلت إنك طلبت من الاستخبارات التراجع |
Bizi burada kimsenin göremeyeceğini söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدتك قلت بأنّ لا أحد يمكنه رؤيتنا من هنا |
Bu şeyin büyük olduğunu söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | أظنك قلت أن هذا الشىء كبير؟ هل يمكننى أن أخذه ؟ |